1 Kasım 2016 Salı

ÜRÜNLER İLE VÜCUT BAKIMI


1. PEELİNG İLE VÜCUT BAKIMI

1.1. Tanımı
     “Peeling” kelimesi İngilizcedir ve “soymak” anlamına gelir. Vücut ve yüz cildinde,
cildi yenilemek, hafif ya da derin kırışıklık, iz ve lekeleri gidermek amacıyla dermatolojide
ve kozmetik uygulamalarda kullanılan bir yöntemdir. Dermatolojik uygulamalarda derinin
tüm katmanlarına işlem yapılabilirken güzellik uzmanları tarafından yapılabilecek kozmetik
uygulamalarda, işlem derinliği epidermisin ölü tabakalarıyla sınırlıdır.


Resim 1.1: Mekanik ya da kimyasal etkiyle cildi soymak ya da aşındırmak “peeling” işlemi

     Bu bilgiler ışığında peeling ile vücut bakımı “vücut cildini yenilemek, hafif iz, çatlak
ve lekeleri gidermek amacıyla doğal ya da sentetik kimyasal maddelerle veya mekanik
etkiyle vücut cildinin ölü tabakalarının kısmen tahrip edilerek giderilmesi” olarak
tanımlanabilir.

1.2. Ürünlerle Vücut Peeling Yöntemleri
     Günümüzde vücut peelingi, yapılış amacına ve müşterinin cilt yapısına bağlı olarak
CO2 lazer, IPL, ultrasound, mikrodermabrazyon, ipek kese ve kuru fırçalama, doğal ya da
kozmetik ürünlerle uygulanan çeşitli yöntemler kullanılarak yapılabilmektedir. Bu modülde
doğal ya da kozmetik bir ürün kullanarak uygulanan yöntemler incelenecektir.
Vücut peelinginde kullanılan yöntemler, uygulama basamakları açısından temelde
aynıdır. Su, yağ veya özel sıvılarla karıştırılmış maddelerin kuru ya da ıslak vücut cildine
soğuk, ılık ya da sıcak olarak uygulandığı yöntemlerdir.
     Kullanılan karışımlar hazır kozmetikler olabildiği gibi doğal ürünlerle de peeling
yapılabilmektedir. Bu yöntemlerin tümünde kullanılan maddelerin cildin üst yüzeyini
aşındırma etkisinden yararlanmak ilk amaç olmakla birlikte bazı uygulamalarda, bu
maddelerin içeriğinin cilde yedirilmesi de amaçlanmaktadır.
     Sulu ve yağlı karışımların cilt hücrelerinin yüksek oranda su içermesi ve hücre zarının
yağ yapısında olması nedeniyle cilt tarafından kolayca emilebildiği bilinmektedir. Cildin
yenilenmesi için ihtiyacı olan maddelerin su ve yağ varlığında cilde yedirilmesi ile derin ve
uzun süreli etki elde edilebilmektedir.
     Ürün ya da karışımların nasıl uygulanması gerektiği, kozmetik ürünlerin
prospektüslerinden doğal karışımlarda ise reçeteyi hazırlayan eczacı veya tıbbi bitkiler
uzmanından öğrenilmeli ve uygulamalar bu doğrultuda yapılmalıdır.

1.3. Peeling Uygulamasının Yapılmaması Gereken Durumlar
 Bakteriel veya viral tüm enfeksiyonlu cilt hastalıklarında,
 Aktinik keratozlarda (güneşe maruz kalan yüz, boyun, saçsız kafa alanları, el sırtlarında kızarık zımpara kâğıdı görünümlü, üzerindeki kabuk kaldırıldığında çabuk kanayan lezyonlar),
 Allerjik, hassas, çok ince ciltlerde,
 Akne rosaceanın bazı formları ve rosaceaya benzeyen bazı cilt hastalıklarında,
 Gebelik ve emzirme döneminde,
 “Roaccutane” (Yüksek derecede A vitamini içeren, cildi soydurmak amacıyla kullanılan ilaç) kullanımı sırasında,
 Kortizon kullanımı sırasında,
 Birden çok maddeye karşı alerjisi olanlarda,
 Hangi tip olursa olsun deride yeni başlayan şüpheli oluşumlarda kesinlikle peeling işlemi yapılmamalıdır.

1.4. Peeling Uygulamasında Kullanılan Kozmetikler
     Peeling için profesyonel uygulamalarda kullanılan kozmetikler katı olabildiği gibi sıvı,
krem, jel, ve bunların partiküllü formları şeklinde üretilmektedir. Peeling kozmetiklerinde
asitler, enzimler ve çeşitli granüller yardımıyla cilde derin temizlik veya hafif derecede
soyma işlemi yapılabilmektedir. (Bk. Vücut Bakım Kozmetikleri modülü.)

1.4.1. Asit Peeling
     Tarihte Anadolu’da, ekşitilmiş sütün suyuyla ve sirkeyle cilt rengini açma
uygulamaları, "Kleopatra'nın yaptığı süt banyoları, Macar kadınların salça yaparken
domatesi, Fransız kadınların şarap yaptıktan sonra üzüm posasını yüzlerine sürmeleri,
İspanyol soyluların portakal posasını yüz maskesi olarak kullanmaları" hidroksi asitler
dediğimiz ürünlerin kozmetikte kullanımını sağlamıştır.

1.4.1.1. Çeşitleri
     Hidroksi asitler temel olarak üç çeşittir:
Alfa hidroksi asitler (aha): Meyve asidi de denir. En çok kullanılanları şeker kamışından elde edilen glikolik asit ve sütten elde edilen laktik asittir. Tüm cilt tiplerine uygundur.
Beta hidroksi asitler (BHA): En bilineni aspirinin temel maddesi olan salisilik asittir. Daha çok yağlı ve kalın ciltlere uygundur.
Poli hidroksi asitler (PHA): Glukonakton henüz daha seyrek kullanılan, ikinci nesil meyve asitlerindendir. Hassas ciltlerde kullanıma uygundur. Ayrıca triklor asetik asit (TCA) ise derin soyma işlemlerinde doktorlar tarafından kullanılması gereken kuvvetli asittir.

1.4.1.2. Etkileri ve Özellikleri
 Hidroksi asitlerin tümü cildi hafifçe soyan peelingler ve oldukça etkili nemlendiricilerdir.
 Cildin en üst tabakasında birbirine bağlı hücreleri ayırır.
 Cildin bariyer özelliğini güçlendirerek tahrişi önler.
 Tedavinin etkisi, kullanılan hidroksi asitlerinin konsantrasyonuna ve formülün pH’ına bağlı olarak değişir. Özellikle antioksidan taşıyan moleküllerde daha çarpıcı sonuçlar alınır.
 Bazıları deri altındaki kan dolaşımını hızlandırır. Böylece cilt ölü hücreleri atar, yenilenir ve daha çok kolajen üretmeye başlar.
 AHA'lar hem derinin üst hem de alt katmanlarına etki göstererek cildin tekrar yenilenmesini sağlarlar.
 AHA ve BHA peelingleri esmer ciltlerde, geçici olarak küllü bir renk oluşturur.
 Glukonakton en duyarlı ve sorunlu ciltlerde, göz çevresinde bile kullanılabilir. Kaşıntı, kızarıklık ve tahrişe neden olmaz. Ayrıca güneş ışınlarına karşı duyarlığı arttırmaz ve esmer ciltlere daha rahat uygulanır.
 Tüm hidroksi asitlerin % 20’den düşük konsantrasyonları güzellik uzmanları tarafından kullanılabilir.

1.4.2. Enzim Peeling
     Bal, ananas, papaya gibi çok çeşitli doğal ürünlerden, birçok işlemden geçirildikten
sonra elde edilen enzimlerin, kozmetik ürünlerin bileşimine katılmasıyla elde edilen peeling
ürünleridir.
     Bu ürünlerin etken maddeleri, lipozom ve benzeri taşıyıcı sistemlerle değil doğal bir
yapı olan enzimlerle cilt katmanlarına taşınır. Bu nedenle cilt tarafından daha kolay emilir ve
hassas ciltlerde, asit ve granüllü peelinglere oranla daha az hassasiyet belirtileri oluşturur.

1.4.3. Granüllü Peeling
     Granül, “tanecik” anlamına gelir. Çeşitli maddelerin tanecikleri vücut peeling ham
maddesi olarak kullanılmaktadır.
     Bazı peelinglere diğer etken maddelerin yanı sıra, mekanik soyma etkisini arttırmak
amacıyla granüller eklenmektedir. Bunlar öğütülmüş meyve çekirdekleri, bitki lifi parçaları,
çeşitli mineral parçacıkları olabilmektedir. Aşırı hassas ve ince ciltlerde bu ürünleri
kullanmak gerekirse daha yumuşak olanları seçilmelidir.


Resim 1.2: Granüllü peeling

1.5. Peeling Uygulamasında Kullanılan Doğal Ürünler
Peeling amacıyla yararlanılan doğal ürünleri genel olarak şöyle sınıflandırabiliriz:

1.5.1. Meyve ve Sebzeler
     Yeşil elma, domates, limon, greyfurt, papaya, ananas vb. peeling olarak özellikle
içerdikleri meyve asitlerinin hafif soyma etkisi ve çekirdeklerden elde edilen granüller
nedeniyle kullanılırlar.

1.5.2. Bitkilerin Kök, Gövde, Özüt, Çekirdek, Tane ve Yaprakları
     Gingko, ginseng, kırmızıbiber, şeker, bal, vanilya, Hindistan cevizi, zencefil, defne,
lavanta, kahve (kafein), yulaf, mısır, yosun, sardunya, pirinç vb. birçok bitkiden içerdiği
asitten, enzimlerden ve kökü, çekirdeği ya da kabuğundan elde edilen granüllerden peeling
amacıyla yararlanılmaktadır.

1.5.3. Mineral ve Tuzlar
     Deniz tuzu ve göl tuzu (Lut gölü tuzu), magnezyum, potasyum, kalsiyum klorit,
bromit, demir, manganez ve sülfür bakımından çok zengindir.

Etkileri
 Yüzeysel dolaşımı canlandırır.
 Mekanik olarak epidermisi hafif aşındırır.
 Sıvıları cilt yüzeyine çeker ve cildi pürüzsüzleştirir.
 Elastikiyet verir. (Magnezyum)
 Toksinlerin atılımını sağlar.(Potasyum)
 Yeniden dengeler. (Kalsiyum)
 Metabolizma ve cildi yeniden mineralize eder.

1.5.4. Bitkisel Yağlar
    Ara madde olarak ve zengin içerikleri dolayısıyla bitkisel yağlar, doğal ve kozmetik
peeling ürünlerinde bulunur.
Peeling karışımlarında en sık kullanılan bitkisel yağlar şunlardır
 Badem yağı, zeytinyağı, buğday yağı ve kayısı yağı her tür ciltte kullanılabileceği gibi özellikle kuru ciltlerde daha iyi bir nemlendirme etkisi gösterir.
 Papatya ve kayısı yağı, özellikle hassas ciltlere uygundur.
 Portakal ve kekik yağı, dikkatli kullanılmadığında cildi hassaslaştırabilir, karışım yapılarak ve soğuk kullanılmalıdır. Yağlı ciltler için uygundur.

1.6. Peeling Uygulaması İçin Gerekli Araç Gereçler
Ortam-donanım: Sıcak-soğuk duş tertibatı, ayarlanabilir ortam ısı ve ışık
sistemi, ısı battaniyesi, bakım yatağı, cihaz sehpası, ürün dolabı, soyunma
kabini, kilitlenebilir müşteri dolabı
Ürünler/karışımlar: Müşterinin sorununa, cildin durumuna ve genel bakım
programına uygun kozmetik peeling ürünü, doğal karışımı oluşturacak
malzemeler, vücut nemlendiricisi, dezenfektan.
Araç gereçler: Doğal ya da kozmetik ürünü karıştırmak veya hazırlamak için
metal olmayan geniş bir kap, vücuda uygulamak için geniş bir spatula ya da
fırça, naylon veya muşamba yatak ve yer örtüsü, bir kullanımlık iç çamaşırı,
terlik, vücut havlusu, kâğıt havlu, streç film

1.7. Peeling İşlemi İçin Müşteriyi Hazırlama
     Müşteri işlemden önce rahatça soyunup hazırlanabileceği bir bölüme alınmalı, özel
eşyaları kilitli bir dolapta muhafaza edilmelidir. Bu işlemde müşteriye giyinmesi için bir
kullanımlık iç çamaşırı ve terlik, gerektiğinde örtünmesi ve duştan sonra kullanması için bir
vücut havlusu verilmelidir.

1.7.1. Vücut Analizi
     İşlem tek yöntem olarak uygulanıyorsa Vücut Analizi modülünde anlatılan analiz
işlemleri gerçekleştirilir ve kayıtlar alınır. Kombine işlemlerde genellikle hazırlayıcı bakım
olarak uygulandığından, ana yöntem için yapılan vücut analizinden yararlanılır.

1.7.2. Cilt Analizi
     Peeling uygulamasının yapılmaması gereken durumların müşteride bulunmadığından
kesinlikle emin olduktan sonra müşterinin vücut cildinin yapısı incelenmelidir.
Cildin ihtiyacına uygun ürün ve uygulama yöntemi belirlenmeli, seanstan önce
gereken ortam, araç gereç, ürün ve karışımlar hazırlanmalıdır.

1.8. Peeling Uygulama
     Günümüzde çok çeşitli peeling ürünleri ve bunların da çok değişik uygulama
yöntemleri vardır. Bunların tümünün öğrenilip uygulanması, ürün eğitimleri ve uzun süren
sektör deneyimleri ile mümkündür.
     Burada temel uygulama yöntemi anlatılacaktır. Ürün prospektüslerinde (kullanma
kılavuzlarında) ve doğal karışım reçetelerinde önerilen özel uygulamalar dışında, tüm
peeling uygulamalarında yöntem genel olarak aynıdır.

1.8.1. Uygulamada Dikkat Edilecek Hususlar
 Daha önceden hazırlanan enzim ya da asit peeling, müşteri ayaktayken
(prospektüs veya reçetede aksi belirtilmediyse) yüz, boyun, eller, ayaklar ve
genital bölge dışında tüm vücut cildine uygulanmalıdır.
 Bazı katı ve büyük granüllü ya da kolayca akabilecek kıvamdaki peelingler
müşteri bakım yatağına alındıktan sonra uygulanmalıdır. Müşteri yüzüstü yatar
pozisyonda iken vücudun arka bölümüne, sırtüstü pozisyonda iken de ön
bölümüne uygulama yapılmalıdır.
 Asit peelingler tüm vücuda sürülüp kullanım kılavuzunda önerilen süre kadar
bekletilmelidir.
 Enzim peelingler de tüm vücuda sürüldükten sonra ürün kullanım kılavuzunda
belirtilmişse masaj uygulaması yapılmalıdır.
 Granüllü peelinglerde ise prospektüs veya reçetede belirlenen süre boyunca kas
yönleri dikkate alınarak hafif masaj uygulaması yapılmalıdır. Masajın süresi,
kullanılan ürüne göre değişebilir.
 Süre sonunda karışım veya ürün, kullanım kılavuzu veya reçetede belirtildiği
gibi vücuttan giderilmelidir. Bazı ürünler silinerek soyularak veya masajla
giderildiği gibi bazılarını gidermek için duş alınması gerekmektedir.
 Doğal ürünlerin birbirleriyle hangi oranlarda ve ne şekilde karıştırılacağı, nasıl
saklanması gerektiği gibi konularda mutlaka eczacılık veya tıbbi bitkiler eğitimi
görmüş bir “homeopati” veya “herbal terapi” uzmanından destek alınmalıdır.
Bu mümkün değilse hazır doğal karışımlar araştırılmalı, kaynağı güvenilir
olmayan reçeteler, bir eczacıya tasdik ettirilmeden kesinlikle uygulamamalıdır.
 Doğal kozmetik ürünler, dayanıklılık kazandıran herhangi bir yapay madde
içermedikleri için saklanmasına ve kullanım sürelerine dikkat edilmelidir. Şifalı
bitki demlemeleri ve besin maddeleri ile hazırlanan kozmetikler hemen
kullanılmalıdır.
 Bitkisel yağlar, serin ve güneş ışığı olmayan kokusuz ve temiz bir ortamda,
ağızları sıkıca kapalı cam veya porselen kaplarda birkaç ay boyunca
bozulmadan bekleyebilir. Kremler ve losyonlar da açıldıktan sonra en çok iki
hafta içinde kullanılmalıdır. Bu süre içinde buzdolabının normal bölümünde
muhafaza edilmelidir.
 Daha önce sürekli hazır kozmetik ürünü kullananlarda, doğal kozmetik ürünlere
karşı bazen sivilcelenme veya deri gözeneklerin iltihaplanması gibi tepkiler
oluşabilir. Alerjilerde ise durum değişiktir. Bazı bitkilere veya bitki yağlarına
karşı deri hemen veya kısa bir süre sonra kızarıklık veya kaşıntı gibi tepkiler
verebilir. Bu durumda, alerjiye yol açan reçetenin kullanımına hemen son
verilmelidir. Bu duruma yol açmamak için uygulama öncesinde alerji testi
yapılmalıdır.
 Önerilen dozlar aşılmadan kullanılmalıdır. Bazen fazla kullanılan birkaç damla
eterli yağ (karanfil yağı, çam terebentin vb.) bile önemli değişikliklere yol
açabilir. Eğer reçetede belirtilmemişse eterli yağlar, kesinlikle doğrudan cilde
uygulanmamalıdır.
 Uygulamaya göre değişen hafif karıncalanma hissi oluşabilir. Bunun normal
olduğu müşteriye açıklanmalıdır.
 Uygulama sonrasında duş alınması gerekiyorsa suyun ılık olarak ayarlanması
konusunda müşteri uyarılmalıdır.
 İşlem sonrası uygun bir nemlendirici krem ya da maske uygulanmalıdır.
 Asit peelinglerden sonra gerginlik ve kızarıklık hissinin küçük soyulmalar ve
pullanmaların 2-3 gün sürebileceği müşteriye bildirilmelidir.
 Asit derecesi yüksek peelinglerden sonra cildi besleyen, iyileşmeyi ve
yenilenmeyi hızlandıran ürünlerin kullanılması tavsiye edilmelidir.
 İşlemden sonra solaryum, güneş, makyaj ve cilde elle müdahaleden kaçınmak
gerektiği müşteriye hatırlatılmalıdır.
 İşlem sonrasında mutlaka güneş koruyucu kullanılması gerektiği müşteriye
nedenleriyle açıklanmalıdır.


2. PARAFİN İLE VÜCUT BAKIMI

2.1. Tanımı
     Parafin, petrolden elde edilen renksiz, kokusuz bir mum çeşididir. Parafin mumu ilk
defa 1829 yılında odun katranından, daha sonra da petrolden elde edildi. 1947'de de sentetik
parafin mumu yapıldı.
     Yeni metotlara göre yapılan parafin mumları % 20 kadar yağ içerir. Bazı durumlarda
yağ miktarı % 3'e kadar düşürülür. Ham parafin mumunun ergime noktası 37 ile 48°C, tam
rafine edilmiş parafin mumunun ergime noktası ise 48 ile 66°C arasında değişir.
Parafine batırılmış veya parafinle kaplanmış kâğıt ve karton, sıvı ve katı yiyeceklerin
saklanmasında kullanılır. Çünkü parafin mumları reaksiyona girmez.
     Çeşitli sanayi dallarında kimyevi ve elektrik yalıtma maddesi olarak kullanılır.
Tekstilde, eczacılıkta, kozmetik sanayisinde, plastik, patlayıcı madde ve elektrik
malzemelerinin imalinde, bağcılıkta aşı yerlerinin izolasyonunda kullanılır. Mum imalatında
bal mumunun yerini almıştır. Ayrıca fizik tedavi amaçlı olarak da yaygın olarak
kullanılmaktadır.
     “Parafinle vücut bakımı”, parafinin deri üzerinde oluşturduğu ısı yalıtımı sayesinde
hücre seviyesindeki dolaşımı artırarak dokuların kendini yenilemesini, toksinleri atmasını ve
kullanılan kozmetik ürünlerin etken maddelerinin deriye emilimini sağlayan kozmetik bir ısı
terapisidir.

2.2. Parafin Çeşitleri
     Parafinler genel olarak doğal ve sentetik parafinler olarak gruplandırılır. Sentetik
parafinler çok sert ve daha beyazdır. Daha çok mum yapımında ve gıda sanayinde kâğıt
kaplamada kullanılır.


Resim 2.1: Sentetik parafinlerin çoğunlukla mum yapımında kullanılması

2.3. Parafin Uygulamasının Yapılmaması Gereken Durumlar
     Parafin, iltihaplı eklem romatizmalarının aktif dönemlerinde ve hamilelik süresince
yapılmamalıdır. Bunun dışında, açık yaralarda, bulaşıcı deri hastalıklarında, tümörlerde,
varislerde, ilerlemiş kılcal damar çatlamalarında ve birden fazla maddeye alerjisi olanlarda
uygulanmaz.

2.4. Parafin Uygulamasında Kullanılan Kozmetikler
     Kozmetik bakımlarda kullanılan parafinler, doğal saf ya da kozmetik katkılı
parafinlerdir. Kozmetik katkılı olanlara örnek olarak peygamber çiçeği özlü, yosunlu, E
vitaminli, mentol özlü, çikolatalı ve şeftali özlü parafinler verilebilir.
     Parafin katkı ürünleri, parafinin vücuda sürülmesiyle ciltle parafin tabakası arasında
oluşan sauna etkisinden dolayı, cilde derinlemesine nüfuz eder. Kullanılan katkı maddesinin
içeriğine göre etki değişmekle birlikte, uygulama sonunda hemen her zaman iyi nemlenmiş
ve toksinlerden arınmış bir cilt elde edilir.

2.5. Parafin Uygulamasında Kullanılan Doğal Ürünler
     Saf parafin, vücut bakımlarında, cildin nemlendirilmesi, toksinlerden arındırılması
veya bir başka ürünün ya da doğal madde içeriğinin cilde sauna etkisiyle nüfuz ettirilmesi
amacıyla kullanılır. Kullanılabilecek doğal ürünler, genellikle doğal yağlar ve bitki özleridir.
(bk. Vücut Bakım Kozmetikleri modülü.)

2.6. Parafin Uygulaması İçin Gerekli Araç Gereçler
Parafin ısıtıcı cihaz: Elektrikle çalışan, bir parafin kazanı ve kontrol
panelinden oluşan bir cihazdır. Cihazın, parafinin eritilmesi için ısı ayarlı,
uygulama boyunca donmasını engellemek için de termostatlı olması gerekir.
Isı battaniyesi: Tüm vücuda sarılıp kapatılabilen, içerisinde sıcak havanın
dolaşabileceği kanallar olan bir battaniye ve elektrik akımı yardımıyla havayı
ısıtıp battaniyeye ince borular yardımıyla gönderen bir cihaz gövdesinden
oluşur.

Resim 2.3: Isı battaniyesi
Parafinler

Resim 2.4: Çeşitli parafinler

Vücut fırçası
Naylon örtü veya streç film

2.7. Parafin İşlemi İçin Müşteri Hazırlama
     Müşteri işlemden önce rahatça soyunup hazırlanabileceği bir bölüme alınmalı, özel
eşyaları kilitli bir dolapta muhafaza edilmelidir. Bu işlemde giyinmesi için müşteriye tek
kullanımlık iç çamaşırı ve terlik verilmelidir.

2.7.1. Vücut Analizi
     İşlem tek yöntem olarak uygulanıyorsa Vücut Analizi modülünde anlatılan analiz
işlemleri gerçekleştirilir ve kayıtlar alınır. Kombine işlemlerde genellikle destekleyici bakım
olarak uygulandığından ana yöntem için yapılan vücut analizinden yararlanılır.

2.7.2. Cilt Analizi
     Parafin uygulamasının yapılmaması gereken durumların müşteride bulunmadığından
kesinlikle emin olduktan sonra müşterinin vücut cildinin yapısı incelenmelidir.
Cildin ihtiyacına uygun ürün ve uygulama yöntemi belirlenmeli, seanstan önce
gereken ortam, araç gereç hazırlanmalıdır.

2.8. Parafin Uygulama
     Deri sıkılaştırma, toksinlerden arındırma, yenileme gibi amaçlarla yapılan vücut
bakımlarında, deri metabolizmasını hızlandırmak için dokuları hareketlendirecek ve ısıtacak
masaj, infrared, elektroterapi gibi çeşitli uygulamalar yapılmaktadır. Isıtılan deri mevcut
sıcaklığını çok uzun süre devam ettiremez. Bu nedenle, ısısını daha uzun süre devam
ettirebilen bir madde olan parafin, uygulamalarda tercih edilmektedir.
     Yüzyıllardan beri bu veya buna benzer ısıtılmış ve sıcaklığını muhafaza eden
maddeler tedavi amacıyla kullanılır. Bazen içine farklı maddeler katılarak etkenlik artırılır.
Parafin uygulama öncesi ve sonrası ürünler de kullanılarak parafin uygulamasının daha etkin
sonuç vermesi sağlanır. Fango uygulamaları (yapay çamur) ve doğal çamur tedavisi de
benzer şekillerde etkisini gösterir.

2.8.1. Parafin bakımının faydaları
 Mekanik olarak epidermisi hafif aşındırır.
 Cilt yaşlanmasını geciktirir.
 Kahverengi cilt lekelerinin oluşumunu engeller.
 Cildi besler, canlandırır.
 Eklem ağrıları ve romatizmal ağrılarda olumlu etkileri vardır.
 Vücuttaki toksinler ve ödem dışarı atılır

2.8.2. Uygulama alanları
 Selülitin portakal kabuğu görünümünde olduğu bölgelerde,
 Sarkık kol altlarında,
 Bacaklarda,
 Karın ve sırt dâhil tüm vücutta uygulanabilmektedir.

2.8.3. Uygulama Yöntemi
     Parafin 60 derecede eritilip ısı 30 dereceye düşürülür. Cilt hafif antiseptik bir losyonla
temizlenir. Parafin vücudu yakmayacak kadar soğuduğunda, genişçe bir fırça ile vücuda
sürülür. Baş dışında tüm vücut naylon örtü veya streç filmle sarılarak önceden ısıtılmış ısı
battaniyesi ile kapatılır. 45 dakika sonra ısı battaniyesi çözülür. Naylon örtü açılır ve parafin
soyularak çıkarılır. Masaj yağı ile vücut masajı yapılarak işlem tamamlanır. 2 -3 saat duş
alınmaması tavsiye edilir. Parafin uygulamasından sonra yosun uygulaması yapılabilir.
Bakım haftada en az bir seanstan oluşmak üzere 6-10 seanslık bir kürle tamamlanır.

2.8.4. Uygulamada Dikkat Edilecek Hususlar
 Katkılı parafinler, müşterinin cilt türüne göre seçilmelidir.
 Bazı parafinler, cilde uygulandıktan sonra kuruyup çatlayarak ciltten uzaklaştırılması çok zor bir hale gelebilmektedir. Böyle bir durumla karşılaşmamak için tüm parafin çeşitleri, satın almaya karar verilmeden önce, küçük bir uygulamayla mutlaka denenmelidir.
 Parafinin eritilmesi uzun sürebileceği için ortam ve araç gereç hazırlandıktan hemen sonra eritme işlemine başlanmalıdır.
 Parafin eridikten sonra cihazın ısı ayarı 30 dereceye düşürülmeli, işlem boyunca donmasını engellemek için de bu sıcaklıkta tutulmalıdır.
 Parafinin tüm vücuda hiç açıklık kalmayacak şekilde sürülebilmesi için sürme ve streç filmle sargılama işlemleri, müşteri ayakta iken yapılmalıdır.
 Müşteri, sürülen parafinin çatlamasını engellemek amacıyla bakım yatağına yavaş ve dikkatli bir şekilde yatması için uyarılmalıdır.
 Parafinin ısısının müşteriye göre uygun olup olmadığı, uygulamaya başlamadan önce mutlaka müşterinin bilek içi gibi cildin ince olduğu bir yere az bir miktar sürülerek teyit edilmelidir.
 Müşteri, işlemin cilde etkisinin daha kalıcı olması amacıyla işlem sonrasında 2- 3 saat duş almaması konusunda uyarılmalıdır.


3. YOSUN İLE VÜCUT BAKIMI

3.1. Tanımı
     "Yosun" tanımı çoğunlukla su yosunları (algler) için kullanılsa da yosunlar, kara
yosunları ve su yosunları gruplarını kapsayan genel bir terimdir.
Yosunlar, dünyamızın bilinen ilk canlı organizmalarıdır. Tipik su bitki türlerindendir,
değişebilen şekilleri vardır (tek hücreli–çok hücreli). Denizlerde ve okyanuslarda çeşitli
derinliklerde yaşarlar. Diğer bitkilerin, yosunların gelişmesinden meydana geldiği
düşünülmektedir.
     Su yosunları, tüm ekosistemlerin bütünlüğünün korunmasında önemlidir.
Okyanuslarda bulunan diyatomlar ve diğer mikroskobik yosunlar, tüm dünyanın ihtiyacı olan
fotosentetik karbon ihtiyacının üçte ikisini üretir. Sularda yosunlar tarafından gerçekleştirilen
fotosentez canlılara oksijen sağlar. Su yosunları, bununla birlikte suda yaşayan canlıların
besin ve korunma gibi ihtiyaçlarını da karşılar. Bazı yosun türleri gıda olarak da
tüketilmektedir.
     Yosunlar, türlerine göre 32 ile 60 çeşit mineral ve elementler içerir. (sodyum,
magnezyum, oksijen, silica, chlorin, bromine, sülfür vs.)
     Özel bazı yosunların veya bunları içeren kozmetiklerin çeşitli tekniklerle cildi
yenilemek, sıkılaştırmak ve metabolizmasını düzenlemek amacıyla vücuda uygulanmasına
“yosunla vücut bakımı” denir.

3.2. Yosun Çeşitleri
     Günümüzde bilinen yaklaşık 30. 000 çeşit yosun vardır ama bunlardan sadece birkaç
tanesi kozmetikte kullanılır. Renklerine göre içerdikleri maddeler ve cilde etkileri de
farklılaşır.
     Kozmetiklerde ve kozmetik uygulamalarda genellikle yeşil, kahverengi, kırmızı ve
mavi-yeşil (mavi yosun da denmektedir) yosunlar kullanılmaktadır.
     Bunlardan yeşil, kırmızı ve kahverengi yosunlar denizden; mavi (mavi-yeşil) yosunlar
ise göllerden elde edilmektedir. Deniz yosunları ve bunlarla yapılan vücut bakım işlemleri,
Thalasso Bakımları modülünde incelenmiştir. Burada, mavi yosunlarla yapılan işlemler
açıklanacaktır.
     Mavi yosunlar, tek hücreli organizmalardır. Dünyanın çeşitli bölgelerindeki bazı
göllerden elde edilmektedir. İçeriğinde, % 70 oranında proteinin yanı sıra, DNA, RNA ve
çeşitli amino asitler, B12 ve Beta karoten vitaminleri, demir, potasyum, kalsiyum, klor,
magnezyum, fosfor gibi mineral ve oligo elementler bulunmaktadır.

3.3. Yosunların Cilde Etkileri
     Selülit, lokal fazlalıklar ve vücut sıkılaştırma programlarında yosun kullanımı, en eski
yöntemlerden biridir. Özellikle Avrupa’da uzun yıllardır vücut bakımlarında
“Thalassoterapi” adı altında yosun ve yosun içerikli ürünler kullanılmaktadır. Yosun bol
miktarda içerdiği vitamin ve mineraller sayesinde vücut için en etkili ve sağlıklı ürün olma
özelliğini korumaktadır.
     Selülit ve lokal yağ fazlalıklarını gideren, toksin ve ödem atılımını hızlandıran, kan
dolaşımını arttıran yosunlar daha çok vücut bakımlarında kullanılırken yağ dengeleyici,
dezenfekte edici ve sivilce kurutucu özelliklerinden dolayı cilt bakımında kullanılan yosunlar
da bulunmaktadır.
     Renklerine göre yosunların cilde etkileri şu şekildedir:
Yeşil: Cildi sıkılaştırır, kan dolaşımını uyarır, nemlendirir.
Kahverengi: Metabolizmayı uyarır, ısıyı yükseltir, toksinlerin atılmasını
hızlandırır.
Mavi-yeşil : Cildin yapısını dengeler, metabolizmasını uyarır.
Kırmızı: Dengeleyici, yumuşatıcıdır.
     Kozmetik ürünlerde etken madde olarak yer alan yosunların ve saf olarak kozmetik
uygulamalarda kullanılan tüm yosunların cilde genel etkileri birkaç maddede şöyle
özetlenebilir:
 Değişik mineral içerikleri cildi yumuşatır, temizler.
 A, E vitaminleri ve selenyum gibi mineraller ciltte güçlü antioksidan etki sağlayarak cilt metabolizmasını ve fonksiyonlarını güçlendirir.
 Selülitli dokularda yosun, yağ hücrelerinin kimyasal birleşimini bozarak parçalanmasını ve lenf sistemi yolu ile çabuk atılmasını sağlar.
 İyi bir ısı sistemi altında elementler cilde kolay nüfuz edebildiği için vücuttan toksik ve yağ artıklarının atılmasını, kan dolaşımının düzenlenmesini sağlar. Bu sayede doğal detoksifikasyon (zehir boşaltımı) sağlamış olur.

3.4. Yosun Uygulamasının Yapılmaması Gereken Durumlar
 Bakteriyel veya viral tüm enfeksiyonlu cilt hastalıklarında,
 Gebelik ve emzirme döneminde,
 Birden çok maddeye karşı alerjisi olanlarda,
 Yosun alerjisi olanlarda,
 Hangi tip olursa olsun deride yeni başlayan şüpheli oluşumlarda yosun işlemi kesinlikle yapılmamalıdır.

3.5. Yosun Uygulamasında Kullanılan Kozmetikler
     Kozmetik bakımlarda kullanılan yosun karşımıza yosun içerikli yağlar, jeller, kremler,
maskeler şeklinde çıkmaktadır.
     Kozmetik amaçlı hazırlanan yosunların içerdiği diğer bitkisel aktif maddeler ve
aromatik yağlarla beraber, daha güçlü bir etki elde edilmesini sağlar. Bu yüzden bu tür
bakımlar birkaç aşamalı hazırlanır ve güzellik salonlarında çeşitli bakımlarla kombine edilir.
Cilt ve vücut yapısına bağlı olarak kullanılacak bu tür ürünlerin kullanımında, selülit,
aşırı yağlanma, cilt dokusunun zayıflaması, sarkmalar, bölgesel yağlanma ve selülit
sorunlarının çok çeşitli olabileceği göz önüne alınarak yapılacak doğru seçimlerle kişiye
uygun terapinin hazırlanmasını sağlamış olur.

3.6. Yosun Uygulamasında Kullanılan Doğal Ürünler
     Vücut bakımlarında en çok tercih edilen form, doğal yosun yapraklarının öğütülmüş
formlarıdır. Bu toz hâlindeki yosunlar, deniz suyu, distile su ya da ürüne özel bir sıvıyla
karıştırılıp çamur hâline getirilerek kullanılır.

3.7. Yosun Uygulaması İçin Gerekli Araç Gereçler
Ortam-donanım: Duş tertibatı, soyunma kabini, vücut bakım yatağı, ısı
battaniyesi ve aksesuarları
Ürünler: Müşterinin sorununa, cildin durumuna ve genel bakım programına
uygun yosun, yosun türüne göre özel karıştırma suyu ya da toniği, deniz suyu ya
da distile su, vücut nemlendiricisi, cilt dezenfektanı
Araç gereçler: Doğal ya da kozmetik ürünü karıştırmak veya hazırlamak için
metal olmayan geniş bir kap, vücuda uygulamak için geniş bir spatula ya da
fırça, naylon veya muşamba yatak ve yer örtüsü, yosun bandajları, streç film,
tek kullanımlık iç çamaşırı, eldiven, terlik, vücut havlusu, kâğıt havlu

3.8. Yosun İşlemi İçin Müşteriyi Hazırlama
     Müşteri işlemden önce rahatça soyunup hazırlanabileceği bir bölüme alınmalı, özel
eşyaları kilitli bir dolapta muhafaza edilmelidir. Bu işlemde müşteriye giyinmesi için bir
kullanımlık iç çamaşırı ve terlik, gerektiğinde örtünmesi ve duştan sonra kullanması için bir
vücut havlusu verilmelidir.

3.8.1. Vücut Analizi
     İşlem bölgesel incelme, sıkılaştırma, cilt canlandırma gibi amaçlarla tek yöntem olarak
uygulanıyorsa Vücut Analizi modülünde anlatılan analiz işlemleri gerçekleştirilir ve kayıtlar
alınır. Kombine işlemlerde genellikle destekleyici bakım olarak uygulandığından ana yöntem
için yapılan vücut analizinden yararlanılır.

3.8.2. Cilt Analizi
     Yosun uygulamasının yapılmaması gereken durumların müşteride bulunmadığından
kesinlikle emin olduktan sonra müşterinin vücut cildinin yapısı incelenmelidir.
Cildin ihtiyacına uygun ürün ve uygulama yöntemi belirlenmeli, seanstan önce
gereken ortam, araç gereç ve ürün hazırlanmalıdır.

3.9. Yosun Uygulama
     Yosun uygulamaları, müşterinin vücut ve cilt durumuna göre vibrasyon masajı,
kızılötesi ışınlar, ısı sistemleri gibi uygulamalarla birlikte kullanılmaktadır. Ayrıca thalasso
bakımlarında yosunlu su ile hidromasaj uygulamaları da yapılmaktadır.
     Bazı yosun ürünleri, uygulamada kendiliğinden ısınacak ve sıcak kalacak şekilde
formüle edilmiştir. Bunların uygulamasında genellikle sargı, ısı battaniyesi gibi fazladan
ısıtmaya gerek duyulmamaktadır. Tüm uygulamalarda olduğu gibi bu uygulamalarda da ürün
kullanım kılavuzuna göre hareket edilmelidir.
     Yosun uygulaması öncesinde, müşterinin vücut cildini işleme hazırlamak için buhar
ve peeling uygulaması yapılabilir.
 Vücuda buhar uygulaması, cildin ısısının artmasını, epidermisin gevşemesini ve peeling işleminin daha etkili olmasını sağlar.
 Vücuda peeling uygulaması yapılarak cilt üzerindeki fazla birikimler alınmış ve cilt ısıtılmış olur. Bu durum, yosun içeriğinin cilde daha çabuk nüfuz etmesini
ve daha etkili olmasını sağlar. Yosun uygulaması, bir teknik olarak ele alındığında, uygulamada kullanılacak yosun çeşidine göre iki temel uygulama yöntemi vardır. Bunlar:
Maske yöntemiyle uygulama: Bu uygulamada daha az işlem görmüş yosunlar
kullanılmaktadır. Bu nedenle etken maddelerinin vücuda nüfuz ettirilebilmesi
için vücudun dışarıdan ısı battaniyesi ile ısıtılması ya da streç film kaplanarak
ortamla ısı alışverişinin engellenmesi gerekir.
Bandajlama yöntemiyle uygulama: Hazırlanan karışıma özel bandajlar
batırılıp ıslatılarak vücuda sarılma yöntemidir. Bu uygulamada kullanılan
yosunlar ya soğuk etki edecek şekilde ya da karışım yapıldıktan sonra
kendiliğinden ısınacak şekilde formüle edilmişlerdir.

Şekil 3.1: Vücut sargılama yöntemi

3.9.1. Uygulamada Dikkat Edilecek Hususlar
 Uygulamalarda daima patentli, sağlık bakanlığı onaylı, üretim ve son kullanma
tarihleri ile kullanım kılavuzu bulunan, ambalajları doğaya geri dönüşümlü ve
hayvanlar üzerinde test edilmemiş ürünleri tercih edilmelidir.
 Yosun karışımı, müşterinin gözü önünde ve işlemden hemen önce
hazırlanmalıdır.
 Karışım kesinlikle metal bir kapta yapılmamalı ve uygulama boyunca karışımın
herhangi bir metalle temas etmemesine dikkat edilmelidir.
 Karışımın kıvamı işlemde kullanılacak yönteme uygun olarak hazırlanmalıdır.
Örneğin, yosunun müşteri ayaktayken sürüldüğü yöntemlerde daha katı, yatar
pozisyondayken sürüldüğü yöntemlerde daha sıvı olması gerekir.
 Sargılama kullanılan yöntemlerde, sargıların çok sıkı veya çok gevşek
olmamasına dikkat edilmelidir.
 Diz arkası, kasıklar ve koltuk altlarında bulunan lenf düğüm ve bezlerini
sıkıştırmamak için bu bölgelerde bandajlar daha gevşek sarılmalıdır.
 Isı battaniyesi kullanım kılavuzundaki talimatlara uygun olarak kullanılmalıdır.
 Her çeşit yosun uygulamasında, ürün kullanım kılavuzuna göre hareket ediniz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.