31 Ekim 2016 Pazartesi

ELEKTRİK SİSTEMLERİ İLE VÜCUT BAKIMI



1. ELEKTRO STİMÜLE YARDIMI İLE
VÜCUT BAKIMI

1.1. Elektro Stimüle
     Elektrik akımı veya elektriksel akım, en kısa tanımıyla elektron hareketidir. Bir iletken
üzerinden birim zamanda geçen elektron sayısını gösterir. Birimi amperdir (kısaltması “A”)
ve genelde “I” ile ifade edilir.
     İletken maddelerde, farklı derecelerde görülen ve elektron geçişine karşı oluşan
kuvvetlere, direnç/empedans denir ve bu değer ohm (Ω)ile ölçülür.
Elektronların hareket etmesini sağlayan potansiyel farkının yarattığı güç, “Volt”
olarak bilinir. Günlük kullanımda prizlerden alınan ve elektronların hareketini sağlayan
voltaj 220’dir.
     Doğru ve alternatif elektrik akımı olmak üzere iki türlü akım vardır. Doğru akım,
devamlı olarak aynı yönde akan akımdır. Alternatif akım ise belirli aralıklarla yönünü
değiştiren akımdır.
     Doğadaki tüm varlıkların en küçük yapı taşları olan atom ve moleküller, başka atom
ve moleküllerle karşılaştıklarında sahip oldukları elektronların yükleri oranında elektron
alışverişi yapar. Bu alışveriş sonunda, elektron kazanan ve kaybeden atom veya moleküllere
“iyon” denmektedir. İyonlar, elektronların nötr bir atom veya molekülden kopması ile
oluşur. Elektron kaybeden bir molekül pozitif (+) yüklü olup bunlara “katyon” denir.
Elektron kazanan bir molekül ise negatif (-) yüklü olur. Bunlara ise “anyon” denir.
Örneğin,
 H+ (1 elektron kaybetmiş atom, katyon): Ciltte asidik etki oluşturur.
 OH- (1 elektron kazanmış atom grubu, anyon): Ciltte bazik (alkalin) etki
oluşturur.

1.1.1. Tanımı
     Elektrostimülasyon, kelime anlamı olarak “elektrik akımı yardımıyla harekete
geçirmek” demektir.
     Vücut ve cilt bakımında ise elektrik akımı yardımıyla kasların uyarılarak gerginlik ve
esneklik kapasitesini arttırma işlemleri (elektrolifting ve pasif jimnastik) ve iyonize olabilen
(+ ve – iyonlarına ayrışabilen) kozmetiklerin cildin alt katmanlarına ve hücrelerine nüfuz
ettirilmesi (iyontoforezis), elektrostimülasyon yöntemleri olarak bilinmektedir.







Şekil 1.1: Elektroterapi cihazları yardımıyla deride oluşturulan iyon hareketliliği

1.1.2. Kullanılan Akım Türleri
     Bu modülde anlatılan pasif jimnastik, elektrolifting ve iyontoforezis konuları, birer
elektrostimülasyon yöntemleridir ve hepsinde temel olarak aynı akım türleri kullanılır.
Vücut bakımlarında, elektrostimülasyon amacıyla doğru (düz), alternatif ve kesikli
akımlar kullanılmaktadır. Bu akımların türleri ve genel özellikleri Şekil 1.2.’de
gösterilmiştir.





Şekil 1.2: Elektrostimülasyonda kullanılan akım türleri

1.1.2.1. Özellikleri
     Monofazik (doğru, tek yönlü, galvanik) akımlar, uygulamada arka arkaya tekrar edilen
atımlar sonucunda deride yanıklar meydana getirebilmektedir. Bu nedenle vücut bakımı
uygulamalarında bifazik (çift yönlü) uygulamalar tercih edilmeli, galvanik akımın
kullanımında ise çok dikkatli olunmalıdır.
     Bu akımların çok çeşitli dalga formları vardır. Şekil 1.3.’te vücut ve cilt bakımında
kullanılan elektrostimülasyon cihazlarında sık rastlanabilecek dalga formları verilmiştir.
Vücut bakımında kullanılan elektrostimüle cihazları, son yıllarda uygulama amacına
göre hazırlanmış paket programlarla akım özellikleri ayarlı olarak üretilmektedir. Cihazın
üretici veya dağıtıcısı olan firmadan cihazla birlikte eğitimi ve kullanım kılavuzları da
alınmalı ve uygulamalarda bunlardan yararlanılmalıdır.







Şekil 1.3: Vücut ve cilt bakımında kullanılan elektrostimülasyon cihazlarında sık
rastlanabilecek dalga formları








Şekil 1.4: Elektrik akımlarını isimlendirmede sık karşılaşan tanımlar

1.1.2.2. Etkileri
     Elektrik akımlarının uygulanışı sırasında, aynı anda pek çok biyolojik yapı
etkilenmektedir. Uygulama hedeflerine ulaşmak için doğru dokudan cevap almak, bunun için
de doğru tekniği ve ayarları/programı seçmek önemlidir. Bunun yanında diğer önemli
konular uygulamanın ve uygulama yapılacak alanın özelliklerini bilmektir. Genel etki itibarı
ile şu şekildedir:
 Elektronlar, iletkenler üzerinden daha kolaylıkla hareket etmektedir.
 Biyolojik dokularda kaslar ve sinirler iyi iletken özelliktedir.
 Deri ve yağ dokusu iyi yalıtkan özelliktedir.
     Elektrik akımı uygulandığında dokularımız bundan fiziksel, kimyasal ve termal (ısıl)
olarak etkilenir.
 Elektrokimyasal etkiler: Ciltte, anot (+ kutup) altında asidik; katot (- kutup)
altında alkalin reaksiyonlar oluşur ve cildin pH’ı değişir. Vücut, bu değişikliğe
ilgili bölgede kan dolaşımı artışı ile cevap verir. pH değişiminin devamı ve
polarizasyon (kutuplaşma), ilgili bölgede kimyasal yanık riski oluşturur.
 Elektrotermal etkiler: Yüklü parçacıkların hareketi, mikrotitreşime; bu titreşim
ve sürtünme etkisi de biyolojik dokularda ısınmaya neden olur. Elektrot
geçirgenliği, deri direnci ve uygulanan akım türü, yanık oluşmasını önlemede
dikkat edilecek hususlardır. Alternatif akım (AC) ve kesikli akımda (PC)’de risk
oldukça düşük iken düz akımda (DC) daha yüksektir.
 Elektrofiziksel etkiler: Deri altında oluşan iyon hareketliliğinin en önemli
sonucu çevresel sinirlerin depolarizasyonudur (+ ve – kutuplaşmanın
bozulması). Verilen akımla yapay olarak depolarizasyonu sağlanan kas veya
sinir hücresi, kısa bir süre dinlendirdikten sonra akımın tekrar verilmesiyle
yeniden başlangıçtaki kutuplaşmış hâline döner. Aslında bu olay, insan
vücudunun günlük normal çalışması sırasında, hücreler arası madde ve enerji
alışverişi yapmak üzere sürekli tekrarlanmaktadır. Elektrostimülasyonda
kullanılan elektrik akımı ise normal metabolizma tarafından zaten yapılan
hücreler arası bu alışverişi daha da hızlandırmaktadır.
Elektrostimülasyon cihazlarında kullanılan galvanik (doğru) akım ve alternatif akımın
genel metabolizmaya ve deri altı dokulara etkileri şöyle sınıflandırılabilir:
 Galvanik (doğru) akımın etkileri:
 Metabolizmanın düzelmesi: Vücut öz sıvılarında bulunan iyonlar, hücre
çeperlerinin geçirgenliğinin artması ve (+) (-) kutuplaşmanın
düzenlenmesi sayesinde, hücre zarından daha rahat geçebilir. Bunun
sonucunda vücudun yaşamsal önem taşıyan elektrolit dengesi düzenlenir,
metabolizma daha sağlıklı çalışır.
 Kan dolaşımının uyarılması: İyonlar, güzergâhları üzerinde damarların
üzerine gelen sinirlere rastladıklarında damar genişlemesi oluşur. Böylece
kan takviyesi artar, hücrelere daha fazla besin maddesi girebilir ve
sonuçta ödemlerin emilimi kolaylaşır, damar tansiyonunda küçük bir
düşme olur ve nabız normale döner.
 Savunma sisteminin kuvvetlenmesi: Kan dolaşımın artması ile vücudun
koruyucuları olan ve enfeksiyonlara karşı savaşan akyuvarların dolaşımı
kolaylaşır ve yoğunlaşır.
 İdrara çıkmanın (su atımı) artması: Şiş bacaklar veya selülit gibi bazı
vakalarda idrara çıkma, fazla suyun atılması için temel şarttır. İdrara
çıkma azlığı, sıvıların vücutta tutulması ile ilgili problemleri yaratır veya
ilerletir.
 Dokuların pH’ının dengelenmesi: Metabolik alışverişler, lenf ve kan
dolaşımının artması ile doku faaliyetlerin dengelenmesi sonucunda pH
dengelenir.
 Kas sistemi üzerinde izometrik kasılmanın sağlanması: Bu kasılma kas
boyunu etkilemediği için incelme bakımlarında çok etkilidir. Ayrıca
izometrik kasılmalar sonucunda önemli miktarda enerji tüketildiği için
uygulanan bir zayıflama programı bu açıdan da desteklenmiş olur.
Bunların sonucunda;
 Selülitli dokularda azalma,
 Şiş bacaklardaki ağrıda rahatlama,
 Dokularda yenilenme,
 Vücut hacminde azalma,
 Cilt yaşlanmasında yavaşlama,
 Obezitenin azalmasına yardımcı etki,
 Stresten kaynaklanan metabolizma problemlerinde azalma elde edilebilir.
 Alternatif akımın etkileri:
 Kan damarlarına gelen sinirleri harekete geçirir. Böylece solunum
dengesine ve dolaşım sistemine müdahale etmeden damarların üzerinde
masaj etkisi yapar.
 Derin dolaşım artar, bunun sonucunda ödem ve durgun sıvılar atılır.
 Kas sistemi üzerinde izotonik etki sağlar. Bu etkiyle kas hem kısalır hem
de kalınlaşır. Sonuçta kaslar güçlendirilir ve gerginliklerinde (tonüs) artış
olur.
 Toplardamar dolaşımı ve lenfatik sistem üzerinde pompa etkisi sayesinde,
hücreler arasında bulunan sıvıların hareketini ve atıkların atılmasını
hızlandırır.
 Dokular üzerinde toparlayıcı etkisi vardır.
 Dokuların arasında yerleşmiş yağların harekete geçmesi ile kilo ve
hacimde azaltıcı etkisi vardır. Bu etki, dengeli bir beslenme programı ile
desteklenmelidir.
Bunların sonucunda;
 Vücut siluetinde incelme,
 Vücutta deri altı dokularda gevşeme olan bölgelerde toparlanma,
 Stres, kasılmalar, ağrılar ve uykusuzlukta azalma,
 Lenf ve kan dolaşımında artma,
 Vücut hacminde azalma,
 Tutulmuş sıvıların miktarında azalma elde edilebilmektedir.

     Uygulamada kullanılan cihaz çeşidi ne olursa olsun işlemin sonucunu etkileyecek olan
değişkenler şunlardır:
Akım çeşidi: Doğru akım, alternatif akım ve kesikli akım ile çeşitli dalga
formlarının deriye ve dokulara etkilerinden yukarıda bahsedilmiştir.
Polarite: Tek ya da çift kutuplu uygulamalar farklı sonuçlara ulaşmak için
kullanılabilir. Örneğin, kas hacmini arttırmadan vücut siluetini inceltmek
için sadece bipolar (çift kutuplu) uygulamalar yapılırken kas hacmini
arttırmak için hem monopolar hem de bipolar uygulamalar
yapılabilmektedir.
Akım şiddeti: Uygulamada akım şiddetinin kademeli ve kontrollü olarak
arttırılması, uygulamaya çok sayıda kasın dâhil edilmesini sağlar.
Akım frekansı: Frekansın kademeli ve kontrollü olarak arttırılması ile
kasın kasılma hızı ve gücü artar.
Akım süresi: Akımın dokuya verildiği süredir. Akımı kesme
(dinlendirme) süresi ile orantılı olmalıdır. Örneğin, 40 milisaniye
kasılma, 60 milisaniye dinlendirme. Bu oran 1:1’ den az olursa kasta
laktik asit birikimi olacak, bu da müşteri tarafından yorgunluk olarak
hissedilecektir.
Akımı kesme süresi: Akımın kısa bir süreliğine kesilerek dokunun
dinlendirildiği süredir.
     Bu nedenlerle kullanılan cihazın ayarları elle yapılıyorsa akım çeşidi, akım şiddeti,
akım verme süreleri ile akımı keserek dokuyu dinlendirme sürelerinin cihazın kullanım
kılavuzuna uygun olarak çok dikkatli ayarlanması gerekir.

1.1.2.3. Kullanım Amacı
Uygulamanın tıpta ve fizyoterapide kullanım alanları şunlardır:
 Kas gücünü arttırma / koruma
 Motor kontrol için kasın harekete geçirilmesi / eğitilmesidir.
 Ağrı kontrolüdür.
 Kan dolaşımının arttırılması / desteklenmesidir.
 Ödemin azaltılmasıdır.

Elektrostimülasyon, kozmetik vücut bakımı uygulamalarında ise,
 Kan dolaşımının arttırılması / desteklenmesi,
 Zayıflama diyetiyle hızlandırılan lipolizin desteklenmesi,
 Ödemin azaltılması,
 Vücut sıkılaştırma ve şekillendirme,
 Kas dokusu üzerinde tonus (kasın bir uyarıya cevap olarak kasılarak gösterdiği
direnç) ve güç artırıcı sonuçlar almak için kullanılır.
     Pasif jimnastik deyimi, yapılan uygulamanın anlaşılmasını kolaylaştırmak için halk
arasında kullanılan bir deyimdir. Gerçekte bu uygulama, bölgesel şekil bozukluklarının ve
fazla yağ dokularının elektrostimülasyon yöntemiyle giderilmesi esasına dayanmaktadır.
Vücudumuzdaki yağ dokusu, biriktiği yerlerde uygun bir yöntemle azaltılırken kas
dokusunun pasif biçimde çalıştırılarak bölgenin incelmesini sağlayan bir yöntemdir. Bu
teknik, vücuda yerleştirilen elektrotlarla doğru akım kullanılarak uygulanır.
     Elektrostimülasyon, ısıtma-kasma-dinlendirme esasına göre çalışmaktadır. Tek başına
bir zayıflama yöntemi değildir. Beden-Kitle İndeksi 30’un altında olanlara ya da uygun bir
programla zayıflamakta olan kişilere önerilir. Yöntem, aktif spor gibi efor gerektirmediği
için ağır egzersiz yapması yasaklananlarda zayıflama döneminde egzersiz ihtiyacını karşılar.
Uygulanan sağlıklı diyetle yağ hücrelerinde birikmiş olan yağ azaltılır. Hacmi küçülen
bu yağ hücreleri pasif jimnastikle yapılan kas hareketlerinin de etkisiyle normal boyutlarına
döner. Bölgedeki farklı kas grupları belli bir program doğrultusunda çalıştırılır. Bu
çalışmayla amaçlanan enerji harcatmak değil, kas gerginliğini arttırmaktır. Bölgesel
zayıflamada, kilo verirken oluşan sarkmaları önlemek, vücudu toparlamak ve cm olarak
inceltmek amacıyla kullanılmalıdır. Yöntem, inceltme etkisiyle birlikte kan akımını
düzenleyerek cildin kalitesini artırır ve selülitin azalmasında etkili olur.
     Her seansta artırılan akımla haftada 2-3 kez olmak üzere 15 - 20 seans önerilmektedir.
Sonrasında özellikle lenf drenajı ( pressoterapi) ve vakum uygulaması etkiyi en üst düzeye
çıkararak en iyi sonucun elde edilmesini sağlar.

1.2. Elektrostimülasyon Uygulanmasının Uygun Olmadığı Durumlar
 Kalp pili varlığı: Vücuttan geçen akım, metalleri etkiler, üzerinde birikebilir ve
ritmik çalışan parçaların ritmini bozabilir.
 Protez ve benzeri ek materyallerin varlığı (Platin, rahim içi metal, vb.):
Vücuttan geçen akım, metalleri etkiler, üzerlerinde birikebilir.
 Varis ve kılcal damar hastalıkları: Elektrik akımının damar genişletici etkisi
olduğu için bu tür durumlarda uygulanması tabloyu kötüleştirecektir.
 Damar tıkanıklığı: Elektrik akımının metabolizmayı hızlandırıcı ve damar
genişletici etkisinden dolayı kan dolaşımı hızlanmaktadır. Bu da tıkanıklık
üzerinde basınç oluşturacak ve damar yırtılmasına kadar varan çeşitli
rahatsızlıklara yol açabilecektir.
 Hamilelik: Elektrik akımının metabolizmada meydana getirdiği değişikliklerden
bebeğin etkilenmemesi için hamilelik şüphesi varsa hamilelik boyunca ve hatta
emzirme dönemi boyunca da elektrostimulasyon yöntemleriyle uygulama
yapılmamalıdır.
 Duyu bozukluğu: Özellikle dokunma duyusu ile ilgili ağrı-acı, ısı gibi duyular,
uygulamada uzmana yol gösterici de olabilmektedir. Bu duyuların bozuk olması
durumunda örneğin, yanlış yere bağlanmış bir elektrodun vereceği rahatsızlık
algılanamayacak, şikâyet uzmana bildirilemediğinden uygulama yanlış yapılmış
olacak, istenen sonuç alınamayacağı gibi istenmeyen sonuçlar da meydana
gelebilecektir.
 Havale: İşlem vücut ısısını arttırdığından havaleyi tetikleyebilir.
 Aşırı obezite: Yalıtkan yağ dokusu akım şiddetini azaltır. Bu da istenen sonuca
ulaşmak için gereğinden fazla akım şiddeti uygulamayı düşündürebilir. Vücut
analizi sonucunda kişi “obez” kategorisinde bulunmuşsa önce uygun bir diyet
ve egzersiz programıyla BKİ’nin 30’un altına düşmesi için diyetisyene
yönlendirilmelidir. BKİ 30’un altına düşürüldükten sonra elektrostimüle
yöntemi uygulanmaya başlanmalıdır.
Kanser: Hastalığın öyküsü, şüphesi ve/ veya varlığı durumlarında uygulama
kesinlikle yapılamaz.
Kemik erimesi: Uygulamada kaslar şiddetli bir şekilde kasılıp gevşemekte, bu
sırada da kemiklere oldukça büyük bir kuvvet uygulamaktadır. Sağlıklı
bireylerde kemiği güçlendiren bu kasılmalar kişide kemik erimesi varsa
kırıklara yol açabilmektedir.
Regl dönemi: Özellikle karın bölgesine ve yakınına uygulama yapıldığında,
elektrik akımı rahim kaslarını da şiddetle kasarak reglin şiddetini ve ağrıyı
arttırabilmektedir.
Tümörler ve kistler: Elektrik akımı metabolizmayı hızlandırdığından hücre
bölünmesini de tetiklemektedir. Özellikle yumuşak doku hücreleri bundan daha
kolay etkilenmektedir. Uygulamadan önce belli bir boyutta olan tümör ve
kistler, uygulamadan sonra büyüyebilmektedir. Bu nedenle tümör-kist şüphesi,
varlığı ya da geçirilmiş bir hikâyesi olanlarda elektrostimülasyon işlemleri
uygulanmamalıdır.
 Doku yırtılmaları
 Aktif kanamalar
 Enfeksiyonlar

1.3. Uygulamada Kullanılan Kozmetikler
İletken jel: Vücut bakımı amaçlı elektrostimülasyon (pasif jimnastik)
cihazlarında elektrik akımının deriye iletilmesini kolaylaştırmak için cihaz
pedleriyle deri arasına iletken jel sürülmekte, bazı modellerde ise elektrotlar
ıslak sünger içerisine yerleştirilmekte, bazılarında ise bir kullanımlık pamuklu
pedler ıslatılarak kullanılmaktadır. Kullanılan jeller, piyasada “ekg jeli” olarak
bilinen jellerdir.
Yüzey ve cilt için dezenfektanlar: İşlem öncesi ve sonrasında uzmanın el, cihaz
pedlerinin yüzey dezenfeksiyonunu yapabilmek için uygun dezenfektanların
ortamda bulundurulmaları gerekir.

1.4. Uygulamada Kullanılan Araç Gereçler
Elektrostimülasyon cihazı: Bu cihazlar çok farklı marka ve tipte üretilmektedirler.
Hepsinde ortak olarak,
 Şebeke elektrik bağlantı kablosu ve fişi,
 Cihaz gövdesi içerisine yerleştirilmiş bir sabit akım üreteci,
 Cihaz kontrol paneli bulunmaktadır.
 Cihaza ait kablolar, elektrotlar, pedler ve yapışkan bantlar (cihaz aksesuarları):
     Kablolar, cihazın ürettiği akımı elektrotlara iletir. Elektrotların ucuna takılan
pedler yardımıyla da akım deriye iletilir. Akımın deride doğru dokuya iletilmesi
amacıyla sabitlenmesi için ise yapışkan bantlar kullanılır. Bu araçlar cihazın
marka ve türüne göre değişmektedir. Bazı cihazlarda daha az akım çıkışı varken
bazılarında ise çıkış sayısı daha fazladır. Dolayısıyla kullanılacak ped ve
yapışkan bant sayısı da cihaza göre değişmektedir.
Gereçler: Bir kullanımlık yatak örtüsü, havlu, iç çamaşırı ve terlik

1.5. Uygulama İçin Müşteriyi Hazırlama
     Müşteri ile ilk görüşme, tanışmak ve bir anlamda güven sağlamak amacıyla
yapılmalıdır. Genel olarak şikâyeti dinlenir ve gerekli analizler yapıldıktan sonra kendisi için
uygun bir program önerilebileceği ifade edilir. Vücut ve cilt analizinin neden yapılması
gerektiği kısaca anlatılır, iletişim bilgileri alınıp kaydedilir ve analiz için randevu verilir.
Analiz için gelirken duş alınması ve hiçbir kozmetik, ilaç vb. maddenin cilde sürülmemesi
gerektiği müşteriye hatırlatılır.
     Analiz yapılmadan önce müşterinin iletişim bilgileri müşteri takip kartı veya
bilgisayar programına aktarılır ve buna kimlik bilgileri eklenir.

1.5.1. Vücut Analizi
     Vücutta selülit, bölgesel yağ birikimi, ödem, deride elastikiyet kaybı, sarkma ve
bunlardan kaynaklanan tüm şekil bozukluğu şikâyetlerinde uygulanacak yönteme karar
vermeden önce boy, kilo, BKİ, BÇ/KÇ ve çap-çevre ölçümleri ve analizleri Vücut Analizi
modülünde anlatıldığı gibi yapılacaktır. Analiz, sorunu ve sorunun derecesini ortaya
çıkaracaktır.
     Ortaya çıkan sorunun giderilmesi için uygulanabilecek yöntemler bu aşamada
değerlendirilir. Örneğin, sorun bölgesel yağ birikimi ve selülit ise elektrostimülasyon
yöntemi de kullanılabilecek yöntemlerden birisidir.
     Bu yöntemin kişiye uygun olup olmadığına karar verebilmek için elektrostimülasyonun yapılamayacağı durumların müşteride olup olmadığından emin olunması gerekir.
Vücut Analizi modülünde hazırlanan müşteri kartı örneği, elektrostimülasyon
uygulamalarında da soruları değiştirilerek kullanılabilir. “Elektrostimülasyon uygulamasnın
uygun olmadığı durumlar” başlığında sıralanan maddeler, birer soru cümlesi hâline
getirilerek müşteriye sorulmalı ve cevapları “evet” ya da “hayır” olarak işaretlenmelidir.
Örneğin,
“Vücudunuzda kalp pili, protez ve benzeri ek materyaller var mı? Evet ( ) Hayır ( )
“Kemik erimesi rahatsızlığınız var mı?” Evet ( ) Hayır ( )
     Burada dikkat edilmesi gereken nokta, müşterinin bu bölümdeki soruların tümüne, bu
durumun ya da hastalığın kendisinde bulunmadığı yönünde kesin cevaplar vermesidir.
Eğer cevaplarda tereddüt yaşanıyorsa ya da hastalık mevcutsa müşteri bir sağlık
kuruluşundan kesin cevap alması için yönlendirilmeli, alınan cevapla birlikte doktorun
“Elektrik akım sistemiyle uygulama yapılabilir.” onayı alınmadan kesinlikle işlem
yapılmamalıdır. Aksi takdirde elektrik akımı nedeniyle müşteride oluşabilecek bir sağlık
sorunundan uygulama müşterinin ısrarıyla yapılmış dahi olsa işlemi yapan uzman hukuken
birinci derecede sorumlu olacaktır.

1.5.2. Cilt Analizi
     Vücut cildinin uygulanacak yönteme uygun olup olmadığına karar verebilmek
amacıyla Cilt Analizi modülünde anlatıldığı gibi analiz yapılacaktır.
     Uzman, müşterisinin vücut cildini dikkatli bir biçimde incelemelidir. Aşırı kuru,
hassas veya alerjik, çok ince, kılcal damar çatlamaları, varis, bulaşıcı deri hastalığı, açık yara
ve düzensiz yüzey ve kenarlı benler bulunan ciltlere elektrostimülasyon yöntemi
uygulanmamalıdır.

1.6. Uygulama
     Tüm analizler tamamlanıp değerlendirildikten sonra müşteriye uygun bir bakım
programı hazırlanır ve uygulamaya geçilir.

1.6.1. Uygulama Metodu
     Ortam, cihaz ve araç gereçler hazırlandıktan sonra müşteri uygulama için hazırlanır.
Cihaz pedleri ve elektrotları, cihaz kullanım kılavuzunda belirtildiği şekilde müşterinin
vücudunda işlem yapılacak bölgelere sabitlenir.
     Tüm ayarlar “0” konumundayken cihaz, ana açma-kapama butonuyla çalıştırılır.
Cihazın ayarları yapıldıktan sonra akım ayar düğmeleri kademeli olarak arttırılır. Müşterinin
ağrı duyum eşiği dikkate alınarak akım şiddeti ayarı, kaslarında oluşturulan hareketliliğe
dayanabileceği bir seviyede sabitlenir.
     Otomatik bir program seçilecekse ilk seanslarda akım şiddeti daha düşük olan
programların seçilmesine dikkat edilir. Uygulama ortalama 20-40 dk. sürer. Bu süre sonunda
önce cihazın akım ayar düğmeleri kademeli olarak azaltılıp sıfırlanır, sonra cihaz kapatılır.
Otomatik programlarda süre sonunda akım da otomatik olarak kesilecektir. Daha sonra
bandajlar çözülerek pedler cilt üzerinden kaldırılır. Gerekirse cilt hafif nemli bir bezle
silinerek temizlenir.
     Bu uygulamadan sonra, metabolizmada çoğalan atık maddelerin vücuttan atılmasını
kolaylaştırmak için pressoterapi uygulamaları önerilebilir.

1.6.2. Uygulamada Dikkat Edilecek Hususlar
     Elektrostimülasyon cihazlarıyla yapılan işlemlerde, insan vücuduna düşük miktarda da
olsa elektrik verilmektedir. Bunun vücutta ne gibi etkileri olduğu ve hangi durumlarda
uygulanmaması gerektiği yukarıda anlatıldı. Uygulamanın yapılması durumunda ise
öncelikle müşterinin sağlığını korunmak ve daha iyi sonuçlar elde etmek amacıyla bazı
noktalara dikkat edilmesi gerekmektedir:
 Uzman, kullanılacak cihazın teorik ve pratik eğitimini, cihazın üretici veya
dağıtıcısından almış olmalıdır.
 Uygulamada gerek duyulduğu takdirde başvurmak üzere, cihaz kullanım
kılavuzunun kolay ulaşılabilecek bir yerde bulundurulmalıdır.
 Cilt ve vücut analizi sonuçları müşteri takip kartı ve bilgisayar programına
işlenmelidir.
 Uygulamalar, müşteriye uygun bir program dâhilinde planlanmalı ve seanslar
arasında en az bir gün boşluk bırakılmalıdır.
 İlk seansta müşteriye, uygulanacak işlem, amacı, süresi, hissedebileceği ağrı,
yorgunluk, kendisinin programa destek olmak üzere yapabilecekleri kısa ve net
bir biçimde anlatılmalıdır.
 Elektrikli aletin kullanımı için güvenlik önlemleri alınmış olmalıdır. Su, nem ve
tesisat borularından uzak olunmalıdır.
 Tedavi öncesinde müşteri, tüm metal takılarını çıkarması için uyarılmalıdır.
 Uygulama yapılacak bölgede deri üzerinde tabaka oluşturabilecek ve iletkenliği
azaltabilecek maddeler varsa (kozmetik, ilaç, aşırı sebum, aşırı ter vb.) uygun
bir şekilde temizlenmelidir.
 İletken jel, cihaz pedlerinin tüm yüzeyine hiç boşluk kalmayacak şekilde
sürülmelidir.
 Islak sünger kullanılan bir cihazla çalışılıyorsa süngerin nem oranı, cihaz
kullanım talimatına uygun olarak ayarlanmalıdır.
 Cihaz elektrot ve pedleri, uygulamanın amacına göre doğru bölgelere birbirine
değmeyecek şekilde yerleştirilmeli ve sabitlenmelidir.
 Cihaz elektrotları cilde temas etmeyecek şekilde pedlere yerleştirilmeli ve
sabitlenmelidir.
 Elektrotlar, gövdede yan yana olan elektrot kutupları (+-+-) olacak şekilde
yerleştirilmelidir.
 Cihazın akım ayarlarının daima “0” (sıfır) seviyesinden başlanarak kademeli
olarak arttırılmalı ve uygulama sonunda da kademeli olarak azaltılarak
kapatılmalıdır.
 Elektrotlarda akım varken elektrotlar cilt üzerinden kaldırılmamalı ve cilt
üzerine koyulmamalıdır.
 Göğüs bölgesini çaprazlayan, yani kalbi iki zıt kutbun ortasında bırakan elektrot
yerleşimleri yanlıştır ve kesinlikle yapılmamalıdır. Aksi takdirde kalp ritminde
bozulmaya ve hatta ölüme dahi sebebiyet verilebilir.


Şekil 1.5: Elektrotların kalbi iki zıt kutbun arasında bırakacak şekilde yerleştirilmemesi

 Kollar ve bacaklara karşılıklı olarak farklı kutup yerleşimi, iç organların tümünü
birden iki farklı kutbun arasında bırakacağı için kesinlikle yapılmamalıdır.


Şekil 1.6: Kollar ve bacaklarda farklı kutuptaki elektrotların karşılıklı olarak yerleştirilmemesi

 Şahdamarı üzerine ve ensenin ön-dış bölgelerine kesinlikle elektrot
bağlanmamalıdır. Sinir sıkışmalarına ve damar çatlamalarına neden olunabilir.


Şekil 1.7: Şahdamarın üzerine elektrot bağlanmaması

 Omuriliği iki zıt kutbun ortasında bırakan elektrot yerleşimlerinin kesinlikle
yapılmamalıdır. Aksi takdirde sinir harabiyetine hatta felce neden olunabilir.


Şekil 1.8: Elektrotların omuriliği iki zıt kutup arasında bırakılacak şekilde bağlanılmaması
UYGULAMA FAALİYETİ


2. ELEKTRO LİFTİNG İLE VÜCUT BAKIMI

2.1. Tanımı
     İngilizce bir kelime olan “lift”, Türkçede “kaldırmak”, “yükseltmek”gibi anlamlara
gelmektedir. Elektrolifting ise vücut cildini ve cilt altı dokularını germek-tonlamak amacıyla
elektrik akımları yardımıyla yapılan hareketlendirme yöntemi olarak tanımlanabilir.

2.2. Kullanılan Akım Türleri
     Vücudun göğüsler dışında kalan bölümlerinde genellikle alçak frekanslı alternatif
akımlar kullanılmaktadır. Göğüs üstü kaslarına vücut bakımında kullanılan akımlarla işlem
yapılmamaktadır. Bu bölgede, akım ve frekans farklılığı olan kare dalgayla modüle edilmiş
galvanik akım kullanılır.

2.2.1. Özellikleri
     Alçak frekanslı akım, değişken bir akım türüdür. Voltaj ve frekansı düşüktür. Akım
yoğunluğu kullanım sırasında birkaç miliamperin üzerine çıkmaz. Alçak frekanslı akımların
yoğunluğu ayarlanabilir. Akımı yumuşak veya yoğun bir şekilde vermek mümkündür.
Uygulamanın amacına yöre akımın yoğunluğu da değişiklik gösterecektir. Yumuşak
yoğunluktaki akımlar yüzde olduğu gibi vücut üzerindeki bakımlarda kullanılmak üzere özel
olarak tasarlanmışlardır.
     Alçak frekanslı akımlar kullanılarak uygulanan lifting uygulamalarını ikiye
ayırabiliriz:
Sabit elektrotlar kullanılarak uygulanan lifting uygulamaları: Genellikle
kas tonlama amacıyla yapılır. Bazı pasif jimnastik cihazlarının lifting
programları ile tüm vücuda uygulanabilmektedir. Pasif egzersiz
uygulamalarında kasların motor noktalarına sabit elektrotlar yerleştirilip akım
verilerek kaslar pasif olarak hareket ettirilmekte, bu sayede kaslarda toparlanma
sağlanmaktadır. Kasların motor noktaları, kasılmanın en şiddetli olduğu
bölgeleridir. Bu bölgeler de kas hacminin en geniş olduğu kısım yani kasların
orta kısmıdır. Kullanılan elektrotlar her zaman çifttir ve bipolar uygulama
yapılır.

Hareketli elektrotlar kullanılarak uygulanan lifting uygulamaları: Daha
çok cilt sıkılaştırma ve toparlama amacıyla tüm vücuda değil, göğüsler, üst
kollar ve iç bacaklar, diz içi gibi sınırlı bölgelere yapılan uygulamalardır. Bu
uygulamada hareketli elektrotlar yardımıyla kaslar tek tek uyarılarak
toparlanmalarına yardımcı olunur. Kasların veya özel bir kas guruplarının tek
tek uyarılabilmesi, uygulamanın başarısını arttıran etkenlerdendir. Kullanılan
cihazın özelliğine göre hem monopolar hem de bipolar uygulamalar yapılabilir.

2.2.2. Etkileri
     Bu akımlar kas sinir sistemini etkiler ve her defasında bir kasın kasılmasına neden
olur.
 Bu şekilde yapılan pasif egzersizler, kasın gerginliğini arttırır.
 Kas gevşemesi, doku ve deri sarkıklığı gibi durumlarda toparlayıcı bakım olarak kullanılır.
 Dolaşım sistemine etki ederek toplardamar aktivitesini uyarır. Toplardamar yetersizliği, ödemler ve benzer durumlar gibi dolaşım sistemi bozukluklarından kaynaklanan problemlerde başarılı sonuçlar elde edilmesini sağlar.
 Lenfatik dolaşımı arttırır.
 Metabolizmayı uyarır. Bölgesel metabolizmada canlanma olur.
 Birikmiş toksin ve sıvıların daha kolay atılmasına yardım eder.
 Epidermisin bazal tabakalarını uyarır ve böylece cildin yenilenmesi uyarılır.
 Fibroblastlar aktive edilerek kolajen ve elastin üretimi uyarılmış olur.
 Cildin elastikiyeti artar.

2.3. Kullanım Amacı
     Elektrolifting yöntemi vücut bakımlarında,
 Selülit ve ödem giderici uygulamalarda gerici ve tonlayıcı bakım olarak,
 Vücut inceltme, bölgesel inceltme, silueti koruma bakımlarında tonlayıcı bakım olarak,
 Bölgesel deri ve doku sarkmalarında gerici ve tonlayıcı bakım olarak kullanılmaktadır.
     Bu yöntem, vücut uygulamalarında günümüzde çok sık kullanılmamaktadır. Aynı
etkileri daha az riskle sağlayabilen ultrasound, radyo frekansı gibi teknolojiler ve yeni nesil
kozmetik ürünler daha fazla tercih edilmektedir.

2.4. Uygulanmasının Uygun Olmadığı Durumlar
     Aşağıdaki durumlardan herhangi biri ya da birkaçı müşteride mevcutsa elektrolifting
uygulaması kesinlikle yapılmamalıdır.
 Kalp pili varlığı,
 Varis ve kılcal damar hastalıkları,
 Damar tıkanıklığı,
 Hamilelik,
 Duyu bozukluğu,
 Aşırı obezite,
 Kanser,
 Tümörler ve kistler,
 Doku yırtılmaları,
 Aktif kanamalar,
 Enfeksiyonlar (bakteri, mantar, virüs vb.)

2.5. Uygulamada Kullanılan Kozmetikler
     Elektrolifting uygulamalarında, elektrostimülasyon işleminde olduğu gibi iletken jel
ve dezenfektanlar kullanılmaktadır.

2.6. Uygulamada Kullanılan Araç Gereçler
Elektrolifting cihazı: Elektrolifting uygulamaları için üretilen cihazlar üretici
firmalara göre farklılıklar gösterebilmektedir. Firmaların uygulama talimatlarına
mutlaka uyulmalıdır. Bununla birlikte hepsinde uygulama mantığı aşağı yukarı
aynıdır.
Cihaz aksesuarları: Cihaza ait kablolar, elektrotlar, proplar, pedler ve yapışkan
bantlardır.
Gereçler: Bir kullanımlık yatak örtüsü, havlu, iç çamaşırı ve terlik

2.7. Uygulama İçin Müşteriyi Hazırlama
     Müşteri ile ilk görüşmenin yapılması, iletişim bilgilerinin alınıp kaydedilmesi ve
analiz için randevu verilmesi aşamaları, elektrostimülasyon uygulamasında anlatıldığı gibi
yapılmalıdır.

2.7.1. Vücut Analizi
 Boy, kilo, BKİ, BÇ/KÇ ve çap-çevre ölçümleri ve analizleri Vücut Analizi modülünde anlatıldığı gibi yapılacaktır.
 “Elektrolifting uygulamasının uygun olmadığı durumlar” başlığında sıralanan maddeler, birer soru cümlesi hâline getirilerek müşteriye sorulmalı ve cevapları “evet” ya da “hayır” olarak işaretlenmelidir.
 Burada dikkat edilmesi gereken nokta, müşterinin bu bölümdeki soruların tümüne, bu durumun ya da hastalığın kendisinde bulunmadığı yönünde kesin cevaplar vermesidir.
 Şüpheli cevaplarda müşteri konuyla ilgili uzman doktora yönlendirilmeli, doktorun “Elektrik akım sistemiyle uygulama yapılabilir.” onayı alınmadan kesinlikle işlem yapılmamalıdır.

2.7.2. Cilt Analizi
Elektrolifting uygulaması da temelde bir “elektrostimülasyon” yöntemi olduğu için;
cilt analizi ve değerlendirmesi, elektrostimülasyon konusunda anlatıldığı gibi yapılacaktır.

2.8. Uygulama
Sabit ve hareketli elektrotlarla uygulanan elektrolifting yöntemlerinin temel
prensipleri aynı olmakla birlikte, uygulamalardaki değişikliklerin bilinmesi gerekmektedir.
Bu yöntemleri ve tekniklerini inceleyelim.

2.8.1. Sabit Elektrotlar Yardımıyla Elektrolifting Uygulama Tekniği
 Cihaz hazırlanır,
 Cilt temizliği yapılır,
 Süre ayarlanır, uygulama süresi, uyarılacak kas guruplarına göre; her bir kas grubu için 1-1.5 dakikadan hesaplanarak ayarlanmalıdır.
 Vücut kaslarının motor noktaları, vücut kaslarını gösteren bir resim veya çizim ve cihazın kullanım kılavuzu yardımıyla bulunarak buralara kendinden yapışkanlı elektrotlar yerleştirilir,
 En iyi sonuçlara ulaşmak için elektrotlar, hedef kasın yapısı da dikkate alınarak birbirlerine paralel olarak yerleştirilmelidir. Elektrotların bağlama şekillerini, belirttiğimiz genel kurallar ve cihaz üreticisinin talimatları dışına çıkmamak şartıyla, değişik pozisyonlarda, seans içersinde veya bir seanstan diğerine değiştirerek kullanabilmek mümkündür.
 Akım kademeli olarak artırılır. (Seans içerisinde olduğu gibi, bir sonraki seansta da akım şiddeti, müşterinin ağrı eşiği göz önünde bulundurularak kademeli olarak artırılmalıdır).
 Akım kesilir,
 Elektrotlar ciltten alınır.
 Cilt tonik yardımıyla silinir.
 Nemlendirici uygulanır.
     Yöntem, haftada iki veya üç defa en az birer gün arayla cildin durumuna göre 12- 15
seanslık bir kür olarak uygulanabilir.

2.8.2. Hareketli Elektrotlar Yardımıyla Myo Lifting Uygulama Teknikleri
     Hareketli elektrotlar yardımıyla elektrolifting uygulamalarında, monopolar ve bipolar
yöntemler kullanılır. İki metodun bir birinin ardı sıra uygulanması başarıyı artırıcı
etkenlerdendir.

2.8.2.1. Bipolar Metot (Çift Kutup Yöntemi)
     Vücuttaki fonksiyonel kaslar uyarılarak bu kasların elastikiyeti ve gerginliği artırılır.
Uygulama tekniği: İki küçükbaşlı elektrot kullanılır. Bunlar cihazın elektrot
tutanaklarına yerleştirilir.
     Elektrotlar iletken bir jel ile ıslatılırlar ve çift olarak kas veya kas guruplarına
yerleştirilirler. İki elektrot biri birine paralel olarak hareket ettirilir. Böylece iki elektrot
arasında kalan kas liflerinin hareketi sağlanmış olur. Elektrotlara gelecek olan akım, cihaz
üzerinde bulunan akım şiddetini ayarlamaya yarayan düğme yardımıyla kademeli olarak
artırılır. Kas kasılmalarının gözle görüldüğü noktaya kadar akım şiddeti artırılmakla beraber,
uygulama yapılan kişinin ağrı duyum eşiği, akım şiddetini ayarlamada göz önünde
tutulmalıdır.


Şekil 2.1: Hareketli elektrotların bipolar olarak yerleştirilmesi

     Her kas gurubu yaklaşık olarak 1- 1,5 dakika süreyle uyarılmalıdır. Bu sürenin
sonunda akım şiddeti kademeli olarak azaltılmalı ve uygulama yapılacak diğer kas
gurubunun üzerine elektrotlar yerleştirilmeli ve akım şiddeti yine kademeli olarak
artırılmalıdır. Bu uygulamada vücut kaslarının yerleri ve şekilleri çok iyi bilinmeli ve cihaz
üretici firmalarının verdiği vücut üzerinde çalışılacak kaslar ve elektrotların temas
ettirileceği noktaları gösteren örnek çizelgeler göz önünde tutularak uygulama yapılmalıdır.

2.8.2.2. Monopolar Yöntem (Tek Kutup Yöntemi)
     Bu yöntemde kas guruplarını fonksiyonel bir kastan uyararak elastikiyetlerini artırmak
amaçlanmaktadır.

Şekil 2.2: Hareketli elektrotların monopolar olarak yerleştirilmesi

     Tek kutup (monopolar) yöntem, uygulamada tek elektrot kullanılır anlamına gelmez.
Alçak frekanslı akımlarla bir elektrik devresi kurabilmek için daima iki elektrota ihtiyaç
vardır.
     Yassı başlı bir elektrot kasın motor noktasına (kasta kasılmanın en şiddetli olduğu
nokta, kasın en geniş kısmı), devre tamamlayıcı diğer elektrot ise uygulama bölgesinin
yakınında bir yere yerleştirilir. Kas motor noktasına verilen alçak şiddetli akımlar, kasların
istem dışı kasılmasını sağlayarak kasın boyunu uzatır. Sonuç olarak deri daha gerginleşir ve
kasların tonüsü artar.
     Uygulama prensibi bipolar metodun aynısıdır. Tek fark monopolar yöntemde aktif
elektrot kasın motor noktasına yerleştirilirken bipolar yöntemde iki elektrottan birinin kasın
başlangıç, diğerinin ise bitiş noktasına yerleştirilmesidir.
     Her iki metodun art arda uygulanması, yöntemin başarısını artırıcı bir etkendir. İlk
önce bipolar, ardından monopolar metot uygulanmalıdır.
     İhtiyacı olan ciltlere, cildin durumuna göre 12- 15 seanslık kürler şeklinde uygulanır.
Yıl içinde cildin ve dokuların durumuna göre birkaç kür uygulama yapmak uygulamanın
başarısını ve etkilerin devamlılığını artıracaktır. Müşterinin evde cildin gerginliği artırıcı
ürünler kullanması başarıyı artırıcı etkenlerdendir.

2.8.3. Uygulamada Dikkat Edilecek Hususlar
 Bir kas birden çok ve yüksek seviyede bir kasılma ile karşı karşıya bırakılmamalıdır. Bu tür yanlış bir uygulamanın kas yaralanmaları veya kopmalarına neden olabileceği unutulmamalıdır.
 Kasılma oluşturan akım şiddetini ayarlarken,
 Akım şiddetinin, ağrı duyum eşiği seviyesine bağlı olarak kişiden kişiye değişiklik göstereceği,
 Uygulama bölgesinin yerine göre değişiklik göstereceği unutulmamalıdır.
Örneğin, kemikli yüzeylerdeki yassı kaslar ve göğüs kasları akım geçişine karşı çok daha hassastır ve akım şiddeti bu hassasiyet göz önünde tutularak ayarlanmalıdır.
 Elektrotlarda akım varken elektrotlar cilt üzerinden kaldırılmamalı ve cilt üzerine koyulmamalıdır.
 Uygulama öncesinde, akım ayar düğmelerinin sıfır konumunda olması gerektiği ve ani olarak verilecek akımının kas yaralanmalarına sebebiyet vereceği unutulmamalıdır.
 Her kas gurubunun yaklaşık olarak 1-2 dakika uyarılması gerektiği unutulmamalıdır.
 Akım kademeli olarak yükseltilmeli ve kademeli olarak kapatılmalıdır.
 Elektrikli aletin kullanımı için güvenlik önlemleri alınmış olmalıdır. Su, nem, tesisat borularından uzak olunmalıdır.
 Uygulama öncesinde metal takılar ve saatler çıkartılmalıdır. Uygulama sırasında müşteri metal olan hiçbir şeye dokunmamalıdır.


3. İYONTOFOREZ

3.1. Tanımı
     İyontoforez ile vücut bakımı, belirli maddeleri galvanik akım kullanarak vücut
cildine nüfuz ettirme yöntemidir.

3.2. Kullanılan Akım Türleri
     İyontoforez işleminde bu işlem için üretilmiş "+" veya "-" değerli kozmetikleri vücuda
nüfuz ettirebilmek için dalgalanmayan (doğru, düz) bir elektrik akımına ihtiyaç vardır. Akım
çeşitleri içerisinde bu özellikte olan ise galvanik akımdır.

3.2.1. Galvanik Akımın Özellikleri
     Galvanik akım, sabit voltaj verebilecek bir güç kaynağı tarafından sağlanır.
Bahsedilen güç kaynağı elektro estetik uygulamalar için iki karakteristik özelliğe sahip
olmalıdır.
 Elde edilen akım kesinlikle dalgalanmamalıdır.
 Güç kaynağı ‘Şiddeti kontrol edilebilir. ‘ tipte olmalıdır. Bunun anlamı eğer güç
kaynağı çok özel bir voltaj (V) ve akım şiddeti (I) sağlarsa elde edilecek
sonuçlar, bağlanan kişinin direnç seviyesine göre insandan insana değişecektir.
İnsan cildinin tedavi süresi içinde bile direncini değiştirdiği düşünülür ise aşırı
direnç düşüşünün ve güç kaynağının akım şiddetinin kontrol edilemediği bir
ortamda, istenmeyen kazalara neden olacağı ortadadır.

3.2.2. Galvanik Akımın Etkileri
 Sinirleri yatıştırıcıdır.
 Ağrı kesici özelliği vardır.
 Hücre bölünmesini çoğaltır.
 Cildi uyarır, cilt salgılamalarını artırır ve derin temizleme yapılmasını sağlar.
 Cildin nem düzeyini yükseltir.
 Dokuların daha fazla beslenmesini sağlar.
     Bu yöntemde, cilde nüfuz ettirilen özel kozmetikteki etken madde sorun giderici ajan,
galvanik akım ise bu maddenin nüfuz etmesini sağlayan taşıma aracıdır. Bu nedenle
iyontoforezin etkileri, ürünün içerisindeki sorun giderici maddenin özelliğine bağlıdır.
Örneğin, uygulanacak ürün nemlendirici özellikte ise işlem nemlendirme, selülit
gidermeye yönelik ise antiselülitiktir. Kozmetik üreticileri çok farklı amaçlara yönelik
değişik formlarda ve her tür cilt tipi için çeşitli ürünler geliştirmektedir. Burada temel şart
kullanılan maddenin iyonlara ayrışabilir nitelikte olmasıdır (pozitif ya da negatif yük
taşımasıdır).
     İyontoforez için kullanılan sıvılar, hücre için çok değerli ham maddeler içerir. Bu
ürünler, hücre içinde sitoplazmada bulunan ve protein fabrikası olan ribozomlar tarafından
alınarak işleme konulur. Bu şekilde uykuda veya yavaşlamış olan bir hücre faaliyete geçer,
yeni bir protein sentezi başlar, hücre bölünmesi gerçekleşir ve cilt üzerinde yenilenme,
canlanma olur.
     İyontoforez işleminde uygulama süresi ve akımın gücü çok önemlidir. Eğer çok uzun
bir süre ve çok güçlü bir akım ile çalışılırsa ürün cildin daha alt katmanlarına gideceğinden
sakıncalıdır. İstenen etki, iyonların epidermisin bazal tabaka ve dermis tabakasına kadar
inebilmesidir.

3.3. Kullanım Amacı
 Tedavi edici maddelerin cildin canlı tabakasına nüfuz ettirilmesidir.
 Hücresel metabolizmayı canlandırma
 Yüzeysel kan dolaşımını arttırma
 Kolajen yapıyı sıkılaştırma
 Cildi tonuslama
 Detoks (toksinlerden arındırma) amaçlarıyla vücut bakımında iyontoforez
uygulamaları yapılabilir.
     Tıpta, ayak ve koltuk altında görülen aşırı terlemenin, eklem romatizmalarının
tedavisinde ve bazı ilaçların deriye zerk edilmesinde de kullanılmaktadır.

3.4. Uygulanmasının Uygun Olmadığı Durumlar
 Ciltte yaralar, sivilceler ve diğer yaralanmalar gibi durumlarda kullanılmamalıdır.
 Varisli bölgelerde kullanılmamalıdır.
 Metal protezli bölgelerde kullanılmamalıdır.
 Kadınların rahim içi araç kullandığı durumlarda, alt karın bölgesine uygulama yapılmamalıdır.
 Kalp pili taşıyanlarda uygulanmamalıdır.
 Cilt hassasiyetinin olduğu bölgelerde uygulanmamalıdır.
 Hamile bayanlara uygulanmamalıdır.

3.5. Uygulamada Kullanılan Kozmetikler
     Vücut bakımlarında istenen çözüme yönelik uygulamalarda cildin canlı hücrelerine
etki edebilecek kozmetiklere ihtiyaç duyulabilmektedir. Normal kozmetiklerin dışında bir
yöntemle hazırlanan bu özel kozmetikler, iyonize edilmiş yani pozitif ya da negatif elektrikle
yüklenmiştir. Bu kozmetikler, kendileriyle aynı kutuplu elektrik akımı yardımıyla cildin
istenilen tabakasına ulaştırılabilmektedir.
Örneğin,
+ değerli ürünler: Cilde asidik etki yapar. Asitlerin sıkılaştırma, soyma, tahriş etme,
hücre uyarımını azaltma, kan basıncını arttırma ve anti mikrobik özelliklerinden
yararlanılması gereken durumlarda bu kozmetikler tercih edilmelidir.
- değerli ürünler: Cilde alkalin etki yapar. Alkalilerin kan basıncını azaltma, hücre
uyarımını arttırma, serbest radikallerle savaşma, asidik doku sıvısını dengeleme toksinlerin
hücre zarına çapraz olarak ozmotik transferi ve gözenekler vasıtası ile bunların dışarı
atılmasını sağlama ve cilt yenilenme sürecini hızlandırma gibi etlileri vardır. Bu etkilerden
yararlanılmak istendiğinde (-) değerli ürünler seçilmelidir.
     Bu aşamada, problemin iyi analiz edilmesi ve bu bilgilerle birlikte, ürünün kullanım
kılavuzunun da dikkatli bir şekilde okunarak probleme ve cilde en uygun ürünün seçilmesi
gerekir.

3.6. Uygulamada Kullanılan Araç Gereçler
 İyontoforez cihazı
 Cihaz aparatları: İyontoforez işleminde monopolar yöntem esastır. Uygulama
yapılacak bölgenin boyut ve özelliklerine bağlı olarak değişik boyutlarda aktif
elektrotlar kullanılır. Vücut uygulamalarında rulo ve çubuk şeklinde olmak
üzere iki değişik elektrot vardır. Pasif elektrot ise bazı cihaz modellerinde yine
çubuk şeklinde olup işlem sırasında müşteriden bunu elinde tutması istenir.
Bazılarında ise kendinden yapışkanlı veya takılabilir bir ped içerisinde dizayn
edilmiştir. Bu tip pasif elektrotlar da uygulama yapılacak bölgenin yakınında bir
bölgeye sabitlenmektedir.

Şekil 3.1: Vücutta kullanılabilecek rulo elektrot probu

     Rulo elektrotlar vücudun daha geniş ve düz yüzeylerde kullanılırken çubuk elektrotlar
göğüsler gibi daha küçük ve hassas alanlarında kullanılmaktadır.
Gereçler: Bir kullanımlık yatak örtüsü, havlu, iç çamaşırı ve terlik

3.7. Uygulama İçin Müşteriyi Hazırlama

3.7.1. Vücut Analizi
 Boy, kilo, BKİ, BÇ/KÇ ve çap-çevre ölçümleri ve analizleri Vücut Analizi modülünde anlatıldığı gibi yapılacaktır.
 “İyontoforez uygulamasının uygun olmadığı durumlar” başlığında sıralanan maddeler, birer soru cümlesi hâline getirilerek müşteriye sorulmalı ve cevapları “evet” ya da “hayır” olarak işaretlenmelidir.
 Burada dikkat edilmesi gereken nokta, müşterinin bu bölümdeki soruların tümüne, bu durumun ya da hastalığın kendisinde bulunmadığı yönünde kesin cevaplar vermesidir.
 Şüpheli cevaplarda müşteri konuyla ilgili uzman doktora yönlendirilmeli, doktorun “Elektrik akım sistemiyle uygulama yapılabilir.” onayı alınmadan kesinlikle işlem yapılmamalıdır.

3.7.2. Cilt Analizi
     İyotoforez uygulaması da temelde bir “elektrostimülasyon” yöntemi olduğu için
cilt analizi ve değerlendirmesi, elektrostimülasyon konusunda anlatıldığı gibi yapılacaktır.

3.8. Uygulama
     Bu yöntem, yeni nesil taşıyıcı sistemlerle donatılmış kozmetiklerin ve ısı, ışın gibi
daha az yan etkiyle deri altına ürün yedirme teknolojilerinin geliştirilmesi nedeniyle
günümüzde çok nadir kullanılmaktadır. Fakat bazı çok özel ürünlerin örneğin çatlak giderme
ve pigmentasyon bozukluklarını gidermede vücut bölgelerine bu yöntemle yedirilmesi, daha
başarılı sonuçlar vermektedir.

3.8.1. Uygulama Metodu
     Uygulamaya başlamadan önce deride bulunan lezyon, sivilceler vb. durumlar, yalıtma
sağlayacak vazelin veya benzeri madde ile kapatılır. İyonize olma özelliği taşıyan ürünler
içerisinden cilt türüne uygun olan bir ürün seçilir.
     Akım şiddeti, ürün polaritesi (pozitif veya negatif yük taşıması) ve en az uygulama
süresi, iyonize edilecek ürünün üreticisi tarafından belirlenecek değerlerdir. Bunların yanı
sıra uygulama yapılan kişinin ağrı duyum eşiği uygulama için önemlidir. Bu nedenle azami
akım şiddeti,
 Ürünün tipine,
 Kullanılacak olan elektrotların boyutuna,
 Cilt tipine,
 Müşterinin ağrı duyum eşiğine göre ayarlanmalıdır.
 Cilt tipine göre uygulanacak azami akım değerleri:
o Normal ciltler için 0.40- 0.70 mA
o Yağlı ciltler için 0.40- 0.99 mA
o Hassas ciltler için 0.20- 0.25 mA olmalıdır.
 Kullanılacak elektrot formlarına bağlı olarak azami akım değerleri:
o Rulo tip elektrot için 0.96 mA
o Çubuk tip elektrot için 0,99 mA
     Kullanılacak ürün + değerde ise aktif olan elektrot cihazın pozitif çıkış noktasıyla
irtibatlandırılır (kırmızı kablo). Pasif elektrot ise cihazın negatif çıkış noktasıyla
irtibatlandırılır (siyah kablo) ve nemli bir peçete ile sarılarak uygulama yapılacak bölgenin 5-
6 cm uzağına sabitlenir (sırt, kol vb.).Rulo veya çubuk elektrot aktif elektrota takılır. Ürün –
değerde ise aktif elektrot ise cihazın negatif çıkış noktasıyla irtibatlandırılır (siyah kablo).
Seçilen ürün, işlemin uygulanacağı vücut bölgesine sürülür ve aktif elektrot
yardımıyla hızlı bir biçimde cilde yedirilir.

Resim 3.1: Kalça bölgesinde rulo tip elektrotlarla iyontoforez uygulaması

3.8.2. Uygulamada Dikkat Edilecek Hususlar
 Müşterinin üzerinde bulunan tüm metal objeler ve yüzük, kolye, bilezik vb. mücevheratlar mutlaka çıkarttırılmalıdır.
 Uygulama öncesinde derinin ince olduğu dirsek içi gibi bir bölgede mini bir işlem yapılarak alerjik reaksiyon oluşup oluşmadığı test edilmelidir.
 Uygulama süresince müşterinin hiçbir metal objeye dokunmasına izin verilmemelidir.
 Temiz bir cildin akımı daha iyi geçireceği unutulmamalıdır.
 Deride bulunan lezyon, sivilceler vb. durumlar, yalıtım sağlayacak vazelin veya benzeri maddeler ile kapatılmalıdır.
 Cihazın tüm kontrol düğmelerinin sıfırda olup olmadığı kontrol edilmelidir. Tüm düğmelerin uygulamaya başlamadan önce sıfır konumda olması çok önemlidir.
 Cilt ile metal elektrotlar arasında mutlaka sünger bir koruyucu hazırlanmalıdır.
 İyonize edilecek ürün pozitif ise aktif elektrot cihazın pozitif çıkış noktasına, pasif elektrot ise negatif çıkış noktasına bağlanmalıdır.
 Aktif elektrot uygulama yapılacak bölgeye, pasif elektrot ise uygulama yapılacak bölgenin birkaç cm yakınına gelecek şekilde yerleştirilmelidir.
 İyonize edilecek ürünü üreten firmanın tavsiye ettiği değere ulaşıncaya kadar akım şiddetini kademeli olarak artırmaya ve belirli bir süre akımın sabit kalmasına özen gösterilmelidir.
 Akım şiddeti müşterinin ağrı duyum eşiğine göre ayarlanmalıdır. Bu nokta müşterinin hafif karıncalanma hissettiği andır.
 Uygulama süresinde müşteri acı hissediyor ise akım şiddeti düşürülmeli, uygulama süresi artırılmalıdır.
 Uygulama süresince elektrot ciltten kaldırılmamalıdır. Aksi takdirde müşteri acı duyabilir.
 Uygulama sırasında müşterinin cildi, çok iyi gözlenmelidir.
 Elektrotlar bir bölgede sabit tutulmamalı, devamlı hareket ettirilmelidir. Aksi takdirde ciltte istenmeyen yanıklar olabilir.
 Uygulama bitiminde akım şiddeti kademeli olarak azaltılmalı ve sıfırlanmalıdır.
 Akım şiddeti sıfırlanmadan elektrotlar ciltten kaldırılmamalıdır.
 Uygulama bölgesine uygun elektrot seçilmelidir.
 Cilt bölgesinde yerel bir grileşme veya gri noktalar belirirse mutlaka aşırı alkalik veya asidik reaksiyon olmuş demektir. Bu bölge soğuk su ile hemen yıkanmalı, temiz gazlı bir bezle kapatılmalıdır. Yaklaşık 15 dakika sonra yoğun bir nemlendirici sürülmelidir. Bir iki gün kozmetik kullanmaması önerilmelidir.
 İyontoforez uygulamasından sonra yüksek frekans uygulamanın cildi dış etkilerden korumak ve dezenfekte etmek amacıyla önemli olduğu unutulmamalıdır.
 Elektrotlar ve kullanılan malzemeler dezenfekte edilmelidir.


4. ULTRASOUND

4.1. Tanımı
     “Ultrasound” insan kulağının işitmeyeceği kadar yüksek frekanslı ses dalgalarına
verilen isimdir. “Öteses” ve “ultrases” de bu kavram için önerilen adlardandır. Ultrasound
temelde, elektrik enerjisini ses dalgalarına çevirerek yüksek frekanslı titreşim veren bir
sistemdir.
     Vücut bakımında ses dalgaları yardımıyla epidermisin birikimlerden arındırılması,
özel kozmetiklerin yağ dokusuna ulaştırılması ve yağ hücrelerinin küçültülmesi amacıyla
yapılan işlemlere “ultrasound ile vücut bakımı” denir.


Resim: 4.1: Vücutta pedli sistemle ultrasound uygulaması

4.2. Ses Dalgası Türleri
     Ses dalgaları, insan tarafından duyulabilirliklerine ve frekanslarına göre dörde ayrılır:
 Infrases (sesötesi, infrasound): 20 hertz veya altındaki frekanslarda olan, duyulamayan sestir.
 İşitilebilir ses (audible sound): 20-20 000 hertz arasında frekansı olan duyulabilir sestir.
 Ultrases (ultrasound): 20 000 hertz ile 1 Ghz (cigahertz) arasındaki frekansa sahip duyulamayan sestir.
 Hiperses: 1 GHz’den yukarıda frekansı olan, duyulamayan sestir.

4.2.1. Özellikleri
     “Ses” cisimlerin titreşimi sonucunda meydana gelir. Sesin iletilebilmesi için bir ortam
(madde) gereklidir. Sesin yayılımı, bir yerden başka bir yere enerji taşınımı şeklindedir. Ses
dalgalarının yayılma hızını, ortamın cinsi, yoğunluğu, ısısı ve diğer bazı faktörler belirler.
Ortam ne kadar yoğun ise yayılma hızı o kadar artar.
     Ultrases, infrases ve işitebilir ses, darbe, sürtünme ve hava hareketleri ile oluşur.
Ultrases elektromanyetik değil, akustik bir dalgadır. Başka bir deyişle gaz, sıvı veya katı
ortamdaki mekanik bir dalgadır.

4.2.2. Etkileri
     Vücut bakımlarında ultrasoundun aşağıdaki etkilerinden yararlanılmaktadır:

4.2.2.1. Mekanik Etki
     Ses dalgalarının tekrarlanan seri basınç dalgalarından meydana geldiği ve yayıldığı
ortamlardaki molekülleri titreştirerek ilerlediği bilinmektedir. Dokulara uygulanan
ultrasound dalgaları, su ile dolu bir havuza atılan taşın oluşturduğu dalgalara benzer bir etki
yapar. Taşın suda meydana getirdiği etkiye benzer şekilde, dokuda hareketlenme oluşturulur.
Ultrases bir organda yayılırken organın hücre grupları periyodik basınç değişimine
maruz kalır. Bu olaya sesin mikro masaj etkisi denir. “”Ultrasound” un yarattığı mikro
masaj, dokuların sıkıştırılmasına, genişlemesine, hücre sürtünmesine ve defibroza (kolajen
liflerin selülitli dokuda kalınlaşarak oluşturduğu bantların normale dönmesine) neden olur.

4.2.2.2. Termal Etki
     Ultrasound tarafından açığa çıkarılan enerji, ısıya dönüşerek kasların genişlemesini
sağlar. Mekanik ve termal etkilerin sonucunda yerel toplardamarlar ve lenfatik dolaşım
etkinleşir, kaslar gevşer.

4.2.2.3. Biyolojik Etki
     Yapılan araştırmalar sonucunda, frekansı 517 Khz ve yoğunluğu 110 mW/cm olan
ultrasound dalgalarının lipolitik (yağ eritici) etki oluşturduğu tespit edilmiştir.
Bu etkinin mekanizmasını kısaca açıklayalım:
     Ultrases dalgası, seçilen vücut bölgesinde özel olarak yağ hücrelerini hedefler ve kan
damarı, sinirler gibi çevre dokulara zarar vermez. Ultrases dalgaları dokuya verildiği zaman,
santral sinir sisteminden bağımsız olarak yağ dokusunda nor-adrenalin hormonunun
salıverilmesini artırır. Serbestleşen nor-adrenalin, yakınında bulunan, yağ yakımını başlatan
alıcılar ve yağ hücreleri tarafından alınır. Bunun sonucunda yağ yakımı ve ortama serbest
yağ asitleri salıverilmesi başlar. "Trigliserit" olarak da bilinen yağ asitleri, hücreler arası
mesafeye geçerek damarsal ve lenfatik sistem yoluyla karaciğere taşınır ve burada
parçalanarak vücuttan atılır. Ortamda bulunan yüksek yağ asidi ve gliserol, bu uygulamanın
devamında spor veya benzeri egzersizler ile tüketilmelidir.
     Bu etkilerden vücut bakımında yararlanılmaya başlanması, yeni sayılabilecek bir
gelişmedir.

4.2.2.4. Phoresis (Ürün Yedirme) Etkisi
     Ultrasound uygulamalarıyla özel ürünlerdeki yağ parçalayıcı ajanların yağ dokusunda,
mezoterapi veya lipoliz uygulamalarına göre daha derin ve daha geniş alanlara etki ettiği
bulunmuştur. Ultrasound 28-32 Khz aralığında aktardığı ses dalgaları ile derin ısı etkisi
yaratarak kan dolaşımını arttırıp metabolizmanın çalışmasını hızlandırmaktadır.

Resim 4.2: Ultrasound dalgalarının deri ve deri altı dokulara nüfuzu

4.3. Kullanım Amacı
     Günümüzde kimya, klimatoloji, metalürji, gıda ve daha birçok alanda ultrasound
teknolojisinden yararlanılmaktadır.
     Tıpta ultrasound:
 Fizik tedavide düşük frekanslı ses dalgalarıyla dokunun ısıtılmasında,
 Özellikle üst solunum yolu rahatsızlıklarında ihtiyaç duyulan soğuk buhar üretiminde,
 Cerrahide suyu titreştirmek suretiyle tıbbi cihazların mikro seviyede temizliğinde,
 Teşhis amaçlı görüntülemede kullanılmaktadır.

     Kozmetik amaçlı uygulamalardan vücut bakımında ise,
 Selülit (3. ve 4. derece) giderme bakımlarında: Yağların harekete geçirilmesi, selülitli dokulardaki şekil bozukluklarının giderilmesi ve dokuya taşınan oksijen ve besin miktarının arttırılması amacıyla,
 Bölgesel incelme
 Ürün yedirme
 Epidermisin birikimlerden arındırılması işlemlerinde tek ya da kombine bakım olarak,
 Lipoliz/ mezoterapi vakumterapi, pressoterapi, lipostimülasyon işlemleriyle ve obezite tedavisiyle kombine ve tamamlayıcı bakım olarak, kullanılmaktadır.

4.4. Uygulanmasının Uygun Olmadığı Durumlar
     Aşağıdaki durumlarda ultrasound uygulaması kesinlikle yapılmamalıdır:
 Hamilelere
 Kalp pili bulunanlara
 Alkollü kişilere
 12 yaş altındakilere

Aşağıdaki durumlarda ise ilgili doktora danışmadan uygulama yapılmamalıdır.
 Virüs enfeksiyonu olanlara (malarya, verem, AİDS, sarılık vb.),
 Tansiyon hastalarına,
 Kanser hastalarına,
 Böbrek hastalarına,
 Damar tıkanıklığı olanlara,
 Kılcal damarların genişlemesi bulunanlara,
 Bulaşıcı hastalığı ve enfekte cilt lezyonu bulunanlara,
 Yüksek ateşi olanlara,
 Alerjisi olanlara,
 Plastik cerrahi uygulanmış olanlara,
 Vücudunda implant (metal protez, silikon, dolgu maddeleri vb.) bulunanlara yapılmamalıdır.

4.5. Uygulamada Kullanılan Kozmetikler
     Ultrasound uygulamalarında, elektrostimülasyon işleminde olduğu gibi iletken jel ve
yüzey ve cilt için dezenfektanlar kullanılmaktadır.

4.6. Uygulamada Kullanılan Araç Gereçler
Ultrasound cihazı: Ultrasound uygulamaları için üretilen cihazlar üretici
firmalara göre farklılıklar gösterebilmektedir. Firmaların uygulama talimatlarına
mutlaka uyulmalıdır.
Cihaz aksesuarları: Cihaza ait kablolar, proplar, pedler ve yapışkan bantlardır.
Gereçler: Bir kullanımlık yatak örtüsü, havlu, iç çamaşırı ve terlik

4.7. Uygulama İçin Müşteriyi Hazırlama
     Müşteri ile ilk görüşmenin yapılması, iletişim bilgilerinin alınıp kaydedilmesi ve
analiz için randevu verilmesi aşamaları, elektrostimülasyon uygulamasında anlatıldığı gibi
yapılmalıdır.

4.7.1. Vücut Analizi
 Boy, kilo, BKİ, BÇ/KÇ ve çap-çevre ölçümleri ve analizleri Vücut Analizi modülünde anlatıldığı gibi yapılacaktır.
 “Ultrases uygulamasının uygun olmadığı durumlar” başlığında sıralanan maddeler, birer soru cümlesi hâline getirilerek müşteriye sorulmalı ve cevapları “evet” ya da “hayır” olarak işaretlenmelidir.
 Burada dikkat edilmesi gereken nokta, müşterinin bu bölümdeki soruların tümüne, bu durumun ya da hastalığın kendisinde bulunmadığı yönünde kesin cevaplar vermesidir.
 Şüpheli cevaplarda müşteri konuyla ilgili uzman doktora yönlendirilmeli, doktorun “Elektrik akım sistemiyle uygulama yapılabilir.” onayı alınmadan kesinlikle işlem yapılmamalıdır.

4.7.2. Cilt Analizi
     Tüm vücut cildi, “Cilt Analizi” modülünde anlatıldığı gibi analiz edildikten sonra
ciltte açık yara, bulaşıcı hastalık, aşırı hassasiyet veya kullanılan kozmetik ve materyallere
alerji, düzensiz kenarlı, şekil ve renk değiştiren benlerin olup olmadığı açısından da
incelenecektir. Bu durumlar yoksa müşteri ultrasound uygulamaları için uygundur ve işlem
yapılabilir.

4.8. Uygulama
     Ultrasound dalgaları vücuda hareketli problar veya sabit pedler yardımı ile
uygulanır. Ultrasound tedavilerinde derindeki yağ dokusunun etkilenebilmesi için ultrasound
pedlerinin işlemin yapılacağı bölgede sabit olarak bağlanarak en az 20 dakika süreyle
kalması gerekmektedir. Bu süre uygulama yapılacak müşterinin problemine, kullanılan
cihaza ve seçilecek programa göre 20-90 dakika arasında değişmektedir.

4.8.1. Uygulama Metodu
     Ultrases tedavisi daha yoğun olarak karın, bel ve basen bölgelerine uygulanır. Bazı
kişilerde bacak iç yüzlerine de uygulama yapılabilmektedir.
     Ultrasound pedlerine jel sürülür ve selülitli bölgelere yerleştirilir. Pedler, gevşekliği
ayarlanabilen bantlar ile sabitlenir. Kendinden yapışkanlı pedler içinse sabitleme bantlarına
ihtiyaç yoktur. Prop kullanılan cihazlarda da bölgeye uygun proplar seçilir ve cihaza
yerleştirilir. Probleme uygun program seçilir, sistematik bir şekilde tüm bölgeye ultrason
uygulanır ve tedavi başlar. Program bittiğinde cihaz ultrasound akımını durduracaktır. Bazı
modellerde sesli uyarı da yapabilmektedir. Uzman, cihazı kapatıp bantları ve/veya yapışkanlı
pedleri çözmeli ve iletken jel artıklarını, hafif dezenfektanla nemlendirilmiş sünger
yardımıyla silmelidir.
     Herhangi bir iyileşme süreci yoktur ve takip gerektirmez. Uygulama süresi, kullanılan
cihazın ve programın özelliğine göre 20 dk. ile1.5 saat arasında değişir. Üç haftada bir tekrar
edilebilir ve genellikle 1-4 seans yeterlidir.

4.8.2. Uygulamada Dikkat Edilecek Hususlar
 Müşteriye işlem öncesinde üç saat aç kalması gerektiğini, randevu verirken hatırlatınız.
 Program seçimini vücut ve cilt analizi sonuçlarına göre yapınız.
 Jeli pedlerin tüm yüzeyine hiç boşluk kalmayacak şekilde sürünüz.
 Pedlerin tüm yüzeyini cilde tam olarak temas ettiriniz ve sabitleyiniz.
 Kalp, beyin ve yara çevresine uygulama yapmayınız.
 Benlerin üzerine uygulama yapmayınız.
 Uygulama sonrasında açığa çıkan serbest yağ asitlerinin atılımı için 30-45 dakika egzersiz ya da buna eş değer bir cihaz uygulaması için müşteriyi yönlendiriniz.
UYGULAMA FAALİYETİ

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.